Sonra insanların (sel gibi) aktığı yerden siz de akın. Allah'tan mağfiret isteyin. Çünkü Allah affedici ve esirgeyicidir. (2/199)
Nihayet Ye'cûc ve Me'cûc (sedleri) açıldığı ve onlar her tepeden akın ettiği zaman; (21/96)
Ve gerçek vaad (ölüm, kıyamet) yaklaşınca, birden, inkâr edenlerin gözleri donakalır! "Yazıklar olsun bize! (derler), gerçekten biz, bu durumdan habersizmişiz; hatta biz zalim kimselermişiz." (21/97)
Harıl harıl koşanlara, (100/1)
(Nallarıyla) çakarak kıvılcım saçanlara, (100/2)
(Ansızın) sabah baskını yapanlara, (100/3)
Orada tozu dumana katanlara, (100/4)
Derken orada bir topluluğun ta ortasına girenlere yemin ederim ki, (100/5)
Şüphesiz insan, Rabbine karşı pek nankördür. (100/6)
Şüphesiz buna kendisi de şahittir, (100/7)
Ve o, mal sevgisine de aşırı derecede düşkündür. (100/8)
Kabirlerde bulunanların diriltilip dışarı atıldığını düşünmez mi? (100/9)
Ve kalplerde gizlenenler ortaya konduğu zaman, (100/10)
Şüphesiz Rableri o gün onlardan tamamıyle haberdardır. (100/11)