Parmak İzinin Özelliği

 

İnsanın parmaklarının uç kısmındaki derinin gözle görülebilen şekiller oluşturmasıyla oluşan "parmak izi" tamamen kişiye özeldir. Şu an dünyada yaşayan her insanın parmak izi birbirinden farklıdır. Üstelik tarih boyunca yaşamış olan tüm insanlarınki de birbirlerinden farklı olmuştur. Bu izler, derin bir kesik ve büyük bir yaralanma olmadığı sürece kişinin hayatı boyunca da aynı kalır.

İşte parmak izi, bu nedenle çok önemli bir "kimlik kartı" sayılmakta ve tüm dünyada bu amaçla kullanılmaktadır.

Dikkatlice incelendiğinde parmak izlerindeki bazı hatların ani olarak sonlandığı veya ortadan ikiye ayrılıp bir çatal oluturduğu görülecektir. Bu karakteristik noktalar "nitem" olarak tanımlanmaktadır. Parmak izleri için esas ayırt edici özellik, nitemlerin parmak izi içerisinde bulunduğu yerler ve yönleridir. Elimizdeki tüm parmak izlerimizi dikkatlice karşılaştırırsak, ana yapı olarak birbirine benzeseler de, nitemler göz önüne alındığında aslında çok farklı olduklarını görürüz. Bu farklılıklar öylesine ayırt edicidir ki, yapılan çalışmalarda yeryüzündeki iki farklı insanın aynı parmak izine sahip olma olasılığı 64 milyarda bir olarak saptanmıştır.

İki asır öncesine kadar parmak izi hiç de bu kadar önemli bir kavram değildi. Çünkü her insanın parmak izinin birbirinden farklı olduğu ancak 19. yüzyılın sonlarında fark edildi. 1880 yılında Henry Faulds isimli İngiliz bilim adamı, Nature dergisinde yayınlanan bir makalesinde insanların parmak izlerinin hayat boyunca değişmediğini ve suçluların da cam şişeler üzerinde bıraktıkları parmak izleri sayesinde yakalanabileceğini açıkladı. 1884 yılında İngiltere’de ilk defa bir cinayet, parmak izleri takip edilerek çözüldü. 19. yüzyıla kadar kimse parmak uçlarındaki dalgalı şekillerin bir özelliğinin ve anlamının olduğunu düşünmemişti.

Oysa Kuran'da, insanların parmak uçlarında çok önemli bir özellik olduğuna henüz 7. yüzyılda işaret edilmişti. Parmak izinin önemine dikkat çeken Kuran ayeti şöyledir: