MÜMİNLERİ İFTİRALARIYLA KARALAMAYA ÇALIŞIRLAR
Firavun kavminin önde gelenleri dediler ki: Bu gerçekten bilgin bir büyücüdür.; Sizi topraklarınızdan sürüp-çıkarmak istiyor. Bu durumda ne buyuruyorsunuz? (Araf Suresi, 109-110)
Hayır dediler. (Bunlar) Karmakarışık düşlerdir; hayır, onu kendisi uydurmuştur; hayır o bir şairdir. Böyle değilse, öncekilere gönderildiği gibi bize de bir ayet (mucize) getirsin. (Enbiya Suresi, 5)
O ise, yalnızca bir adam (insan)dır, Allaha karşı yalan uydurmaktadır, bizler de ona inanacak değiliz. (Müminun Suresi, 38)
Zikr (vahy) içimizden ona mı bırakıldı? Hayır, o çok yalan söyleyen, kendini beğenmiş bir şımarıktır. (Kamer Suresi, 25)
İnkâr edenler dediler ki: Bu (Kuran) olsa olsa ancak onun uydurduğu bir yalandır, kendisi düzüp uydurmuş ve ona bir başka topluluk da yardımda bulunmuştur. Böylelikle onlar, hiç şüphesiz haksızlık ve iftira ile geldiler. (Furkan Suresi, 4)