HASSAS KALSİYUM ÖLÇERLER

 

Kandaki kalsiyum miktarı insanın hayatta kalabilmesi için son derece önemli bir faktördür. Bir insanın yaşamını sürdürebilmesi için nasıl nefes almaya ve su içmeye ihtiyacı varsa, kanında belli bir miktarda kalsiyum bulunmasına da ihtiyacı vardır. Kandaki kalsiyum miktarı olması gerekenin altına düştüğünde, insan yaşamını yitirir. Şimdi şu hayali örnek üzerinde düşünelim: Önünüze özel bir şişe içinde 1 litre kan konulmuş olsun. Ve bu kanın ameliyatta bekleyen bir hastaya nakledileceği, ancak bir problem olduğu söylensin. Bu kanın içinde kalsiyum eksikliği bulunduğu, ancak ne kadar eksik olduğunun tespit edilemediği belirtilsin. Sizden istenen, eksik miktarı tahmini olarak tamamlamanız. Ayrıca size kullanmanız için büyükçe bir kapta kalsiyum tozu da verilmiş olsun.

Acaba nasıl bir karar verirdiniz?

Öncelikle yapmanız gereken, önünüzdeki kanda ne kadar kalsiyum bulunduğunu ölçmek olacaktır. Ancak bunun için çok gelişmiş teknolojik aletler gereklidir ki, buna zaman ve imkan o an için yoktur. Bu durumda oldukça çaresiz kalırsınız. Önünüzdeki kanda bulunan kalsiyum miktarını ölçemeyecek olmanız, bir insanın ölümüne neden olabilir.

Örneğimizi biraz değiştirelim. Bu kanda hiç kalsiyum olmasın. Yapmanız gereken, en ideal miktarda kalsiyum eklemesi yapmanız. Acaba bu sefer nasıl bir karar verirdiniz? Önünüzdeki kalsiyum kabından kaç kaşık alıp bu kana karıştırırdınız? Eksikliği ölümle sonuçlanacak olan bir maddeden bir litre kana karıştırılması gereken en ideal miktar acaba nedir?

Bu, hiçbir zaman karşılaşmayacağınız örnek, yalnızca kanda bulunan kalsiyum miktarının önemini daha iyi vurgulamak için verilmiştir. Eğer önünüze içinde hiç kalsiyum bulunmayan 1 litre kan konulsa, bu kana karıştırmanız gereken kalsiyum miktarı yalnızca bir gramın onda biridir. Vücuttaki 5 litre kanda bulunması gereken toplam kalsiyum miktarı ise ancak yarım gramdır. Bunun daha fazlası ya da daha azı oldukça ciddi sağlık problemlerine hatta ölüme yol açacaktır. İşte insan vücudu böylesine mükemmel ve hassas bir denge ile yaratılmıştır. 80 kiloluk bir insan, kanında dolaşan yarım gramlık kalsiyuma muhtaçtır.

Kalsiyum, vücudumuzda birçok hayati fonksiyonun gerçekleşmesini sağlar. Kalsiyum olmadan kanınız pıhtılaşmaz, bu durumda küçük bir yara veya kesik dahi insanın kan kaybından ölmesine neden olabilir. Kalsiyum sinir uyarılarının iletilmesinde de çok önemli bir rol alır. Eğer sinir uyarılarının iletimi kesilirse bu, o an ölüm anlamına gelir. Kalsiyum aynı zamanda kasların çalışmasını ve kemiklerin sağlamlığını da sağlar. Yetişkin bir insan vücudunda yaklaşık 2 kg kadar kalsiyum bulunur. Bu kalsiyumun yüzde 99'u kemiklerde depo edilmiştir. Geri kalanı ise metabolizma ile ilgili işlevlerde kullanılır. Vücut fonksiyonlarının devam etmesi için de yaklaşık olarak 0.5 gramlık kalsiyumun kanda dolaşması yeterlidir. Kanın 100 ml'sinde 10 mg -bu, 1 litrede 0.1 grama karşılık gelmektedir- kalsiyum bulunmaktadır.18 

Eğer bu oran 10 mg'dan 6-7 mg'a düşerse, yani kanda bulunan toplam kalsiyum 0.2 gram azalırsa tetani hastalığı ortaya çıkar. Tetani hastalığında oldukça ağrı verici kas kasılmaları ve seğirmeler görülür. Bu kasılmalar başta kalp kaslarında ve solunum yolundaki kaslarda meydana gelir. Bu kasların düzensiz kasılması hem kalbin atışlarını düzensizleştirir hem de solunum yollarını tıkar. Gerekli tedavi uygulanmazsa hastanın kalbi durur veya düzenli nefes alamaz ve sonuçta ölebilir. Görüldüğü gibi insanın kalbinin atması veya nefes alabilmesi gibi son derece hayati fonksiyonlar için dahi yarım gramlık bir maddeye ihtiyaç duyulmaktadır.

Eğer kanda bulunan kalsiyum miktarı 100 ml'de 12 mg'a çıkarsa, yani toplam kanda bulunan kalsiyum yalnızca 1 gramın onda biri kadar artarsa, bu durum böbrek taşlarının oluşmasına, sinir sisteminin refleks faaliyetlerinin yavaşlamasına, kasların zayıflamasına ve güçlerini kaybetmelerine neden olur. Kalsiyum miktarı 100 ml'de 17 mg'a çıktığı zaman ise kalsiyum fosfat vücudun her yerine çöker ve vücudu zehirler.19 İnsan vücudunun bir maddeye böylesine bağımlı olması ve vücudunda gerçekleşen birçok işlemde bu maddenin özel bir plan dahilinde kullanılıyor olması iki önemli noktayı tekrar ortaya çıkarır: İnsanın yaratılışındaki muhteşem plan ve kendisini yaratan Allah'ın karşısındaki acizliği.

Kandaki kalsiyum miktarının öneminin ortaya çıkmasından sonra, şu soru kaçınılmaz olarak akla gelecektir: Peki bu hayati miktarı belirleyen mekanizma nedir? Bu sorunun cevabı bir başka yaratılış mucizesini ortaya koyar; tiroid bezi ve tiroid bezinin içerisine gömülmüş bulunan bir başka hormonal bez olan paratiroid bezleri, vücutta kalsiyum dengesinin sağlanması için son derece akılcı bir plan uygulayarak, işbirliği içinde çalışırlar. Özellikle paratiroid bezinin tek görevi, bütün ömrünüz boyunca, gece-gündüz kanınızda ne kadar kalsiyum bulunduğunu ölçmek ve kalsiyum oranını en ideal ölçülerde tutmaktır.

Paratiroid bezi ürettiği son derece özel tasarıma sahip parathormon vasıtasıyla kanda bulunan kalsiyum oranına müdahale eder. Eğer kanda kalsiyum miktarı düşerse hemen parathormon salgılar.20 Burada çok ilginç bir nokta ortaya çıkmaktadır. Bu bölümün hemen başında, önünüze koyulan bir şişe kanda bulunan kalsiyum miktarını tespit edip edemeyeceğinizi sormuş, eğer elinizde bu iş için özel olarak tasarlanarak üretilmiş laboratuvar cihazları yoksa, bunu başaramayacağınızı belirtmiştik. İşte insanoğlunun ancak laboratuvar ortamında yapabildiği bir ölçümü, küçücük paratiroid bezi yapabilmektedir. Paratiroid bezini oluşturan hücreler sadece hormon üretmekle kalmayıp, ürettikleri hormonun kullanılacağı alana ait ölçümler de yapmaktadırlar.

Bir hücre, önünden akan kan ırmağı içinde bulunan kalsiyum atomlarını nasıl tespit eder? Gözü, kulağı, elleri olmayan hücreler, kanda bulunan tuz, glikoz, yağ, amino asitler, proteinler, hormonlar, enzimler, laktik asit, karbondioksit, azotlu atık, sodyum, potasyum, üre, ürik asit, demir, bikarbonat gibi milyonlarca farklı madde arasından kalsiyum atomlarını nasıl teşhis edebilir? Hücre kalsiyumu nasıl tanır? Kalsiyumun kanda ne kadar bulunması gerektiğini nereden bilir? Kalsiyum miktarını hangi şuur ile ölçer? Hangi akıl ile kalsiyumun az mı yoksa fazla mı olduğuna karar verir? Bu noktada tekrar hatırlatmak gerekir ki, bu hücreler akıl ve şuur sahibi olmayan, milimetrenin ancak %1'i büyüklüğünde varlıklardır. Bu varlıkların bizim adımıza kandaki kalsiyum miktarını başarı ile ölçebiliyor olmaları, başlı başına bir mucizedir.