Attaların Anayolları

 

Attaların, kestikleri yaprakları yuvalarına taşırken kullandıkları yol, adeta minyatür bir anayol görünümündedir. Burada yavaşça ilerleyen karıncalar, bütün dal parçacıklarını, küçük çakıl taşlarını, çimen ve yabani otları toplar ve yan taraflara bırakırlar. Böylece kendilerine tertemiz bir yol oluşturmuş olurlar. Uzun bir çalışmadan sonra bu anayol, özel bir aletle yapılmış kadar düzgün ve pürüzsüz olur.

 Atta kolonisi, tek bir kum tanesi boyutundaki işçiler, bu işçilerden kat kat büyük askerler ve orta boylu “maraton koşucular”dan oluşur. Maraton koşucular, yuvaya yaprak parçaları getirmek için etrafında koştururlar. Bu karıncalar öylesine çalışkandırlar ki, her 'koşucu' karıncanın yaprak taşıyarak 4 dakika ilerlemesi, bir insanın omuzlarında 227 kg ağırlıkla 48 km. (30 mil) yol gitmesine denktir.24

Bir Atta yuvasında, 6 metre derinliğe kadar inebilen yumruk genişliğinde galeriler bulunur. Kum tanesi kadar olan işçiler bu labirentleri inşa ederken, 40 ton kadar toprak çıkarırlar.25 Karıncaların birkaç sene içinde yaptığı bu yuvalar, insanların Çin Seddi’ni inşa etmesiyle kıyaslanabilecek zorlukta ve profesyonelliktedir.

Attalar hakkında verilen bu bilgiler şüphesiz onların sıradan, basit yaratıklar olarak görülemeyeceklerine delildir. Son derece çalışkan olan bu karıncalar, bir insanın güçlükle yapabileceği karmaşık işlerin üstesinden başarıyla gelmektedirler. Şüphesiz bu yetenekleri onlara verebilecek tek güç sahibi de Allah’tır. Tüm bu maharetleri kendi başlarına ve kendi istekleriyle kazandıklarını söylemek, mantık kurallarına aykırı olacaktır.