İnsanları Yüzyıllarca Çaresiz Bırakan "Veba"

 

İnsanlar bakteriler nedeni ile aldıkları gıdalardan zehirlenebilirler. Ancak bakterilerin bunun dışında daha tehlikeli zararlı etkileri de vardır. Bu etkiye sahip bakterilerden bir tanesi kokobasil adı verilen bakteridir. Bu bakterinin en önemli özelliği ise 14. yüzyılda Avrupa nüfusunun neredeyse üçte birini ortadan kaldıran veba hastalığının tek sebebi olmasıdır.

Kitlelerin bu şekilde ölümüne sebep olan bu mikro canlı acaba nasıl bir etki veya kararla bu hastalığı başlatabilmekte ve tüm vücudu istila edebilmektedir? Belki de bu, Allah'ın yarattığı küçücük bir canlı karşısında insanın acizliğini açıkça görebilmesini, Allah'ın yaratıcı gücünü kabul etmeyen Darwinistlerin, O'nun kudreti karşısındaki çaresizliklerini açıkça anlamalarını sağlamaktadır.

Veba bakterisi; fare, sıçan ve sincap gibi kemiricilerin üzerinde parazit olarak yaşayan pireler yoluyla insanlara bulaşmaktadırlar. İnsanda bağışıklık sistemini kuşatma altına alan bakteri, uyarıcı ve hücre çoğaltıcı bir etki yapmaktadır. Veba bakterisi insan vücuduna deri, göz, ağız, sindirim kanalı, solunum yolu, kan ve lenf yollarıyla girmektedir. Bakterinin ilk girdiği deride önce yer yer kesecik ve torbacıklar oluşmaktadır. Bu torbacıklar, vücudun bakteriye karşı gösterdiği ilk dirençtir, ama vücut bu bakterinin etkisine fazla direnemeyecektir. Bakterinin üremesi sonucu oluşan toksin, lenf kanalları ile lenf bezlerine gider. Lenf bezleri bakterinin yerleştiği yerde şişmeye başlar. Bakteriler, lenf bezlerinin çevresinde ödemler meydana getirirler. Bakterinin toksini ile dolan lenf bezi içinde kangren meydana gelir. Bu bir organın ya da canlı dokunun belirli bir bölümünün çürüyüp ölmesi demektir. Bu sırada bir miktar veba bakterisi kana karışabilir, dalak, karaciğer ve diğer iç lenf bezlerine ulaşır. Bu durumda dalak ve karaciğer büyümeye başlar. Sonuçta, zamanla iflas eden vücut organları ve lenfler ölüme sebep olurlar.57

İşte bütün bunlar, ancak bir mikroskop altında görebileceğiniz tek bir hücrenin çoğalarak yaptıklarıdır. Bu mikro canlı, böyle safha safha kuşatarak bir bedenin, çürümesine neden olabilir. Nitekim vebaya karşı birkaç aşı denemesi dışında kesin bir önlem halen alınamamıştır. Deneme aşamasındaki bu aşıların da insanın bağırsak, sindirim veya solunum sistemlerinde sorunlar yaratması önlenememektedir.

Bütün bunların yanı sıra bu hastalıkla ilgili olarak 5 değişik antibiyotik dirençlilik geni taşıyan bakterilerin varlığı saptanmıştır.58 Bunun anlamı, hastalık için ne kadar çare bulunursa bulunsun bakterinin buna direnç göstermeye devam edeceğidir. Yani bu mikro canlılar özelliklerini gitgide daha da geliştirmekte, daha büyük sorun yaratmaya hazırlanmakta ve açıkça insandan akıllı davranmaktadırlar.

Allah'ın kudretini tanımayan, kendilerini herşeyin merkezine koyarak büyük bir güç olarak addeden ve "herşey tesadüfen meydana gelmiştir" safsatası ile insanları aldatmaya çalışan Darwinistler için bu anlattıklarımız aşılması gereken büyük bir sorundur. Tek bir bakterinin insanın yaşamına son verebilecek, tıp bilimini çaresiz bırakacak kadar kusursuz, akılcı ve sistematik çalışabilmesi, onu sonsuz akla sahip bir Yaratıcının var ettiğini açıkça göstermektedir. Yapılan hiçbir bilimsel araştırma, buna başka bir açıklama getirememiştir. Gelecekteki çabalar da sonuçsuz kalacak, keşfedilen her detayda üstün ve kusursuz yaratılış ile karşılaşılacaktır. Bu bakteri de, diğer herşey gibi Allah'ın ilhamı ile hareket etmekte, O'na itaat etmektedir.