Kaslardaki Kontrol Sistemi

 

İnsan vücudundaki kaslar, kontrol edilebilen kaslar (istemli) ve kontrol edilemeyen kaslar (istemsiz) olarak ikiye ayrılır.

Kontrol edilebilen kasları hareket ettirebilmek için düşünmeniz ve karar vermeniz gerekir. Örneğin kolunuzu bükmek istediğinizde, beyninizden gelen emir doğrultusunda kaslar bir miktar kasılır ve hareket gerçekleşir.

İstemsiz çalışan kasların kontrolü ise bizim isteğimize bağlı değildir. İstemsiz kasların görevleri çok hayati olduğu için bu kasların kasılmaları ve gevşemeleri özel bir sistem (otonom sinir sistemi) tarafından kontrol edilir. Bu yüzden kalbiniz, mideniz ve bağırsaklarınız görevlerini sizin iradeniz dışında gerçekleştirirler. Bu insan hayatı için alınmış son derece hayati bir tedbirdir.

Şu andan itibaren söz konusu kasların kontrolü size bırakılsaydı acaba ne olurdu? Vücudunuzdaki istemsiz kaslardan tek birinin örneğin kalp kasınızın denetiminin sizde olduğunu varsayalım. Bu durumda bütün vaktinizi -başka hiçbir iş yapmadan- kalp kasınızın kasılması ve gevşemesi konusuna ayırmanız gerekecekti. Çünkü kalp kası, çalışmasında bir an bile aksama olmaması gereken bir kastır. Bu, uykuya daldığınız anlar için de geçerli olan bir durumdur. Kalbiniz uyuduğunuz vakitlerde de çalışır ancak hızı yavaşlar. Bu nedenle kalp kasınızın çalışma hızını da değişen durumlara göre ayarlamanız gerekecektir. Görünen odur ki uykuya daldığınız anda -artık kalbinizin çalışmasını denetleyemeyeceğiniz için- yaşamınızı yitirmeniz kaçınılmaz bir son olacaktır.

Sadece tek bir örnek bile kaslarda belirlenmiş olan sınırların ne kadar hikmetli ve ne kadar kusursuz olduğunun anlaşılması için yeterlidir.

Vücutta istemli ve istemsiz çalışan kasların varlığından bahsetmiştik. Bunun yanısıra  insan vücudundaki bazı kaslar da kimi zaman kişinin kontrolünde, kimi zaman da kontrol dışında çalışırlar. Örneğin göz kapağınızı hem isteyerek hem de iradeniz dışında refleks olarak açıp kapayabilirsiniz. Bundan başka diyafram kası da istendiği zaman kontrol edilebilen bir kastır. Ancak günlük hayatta otomatik olarak çalışır ve nefes alıp vermenizi sağlar.

Bunlara benzer daha pek çok kasın kendine özgü bir çalışma şekli vardır. İnsan bunların çoğunun ne gibi şartlar altında nasıl işlediklerinden, hızlarından ya da ne zaman çalışıp ne zaman dinlenmeleri gerektiğinden, nasıl enerji toplayacaklarından haberdar dahi değildir. Vücutta yaratılmış olan mükemmel kontrol sistemi sayesinde bunları düşünmek zorunda da değildir. Kendisine verilmiş olan bu büyük kolaylık karşısında insana düşen yalnızca sonsuz bir şefkat ve merhamet sahibi olan Rabbine şükretmek ve Allah'ın hoşnut olacağı davranışlarda bulunmaktır.

Kendisine Rabbinin ayetleri öğütle hatırlatıldığı zaman, sırt çeviren ve ellerinin önden gönderdikleri (amelleri)ni unutandan daha zalim kimdir? Biz gerçekten, kalpleri üzerine onu kavrayıp anlamalarını engelleyen bir perde (gerdik), kulaklarına bir ağırlık koyduk. Sen onları hidayete çağırsan bile, onlar sonsuza kadar asla hidayet bulamazlar. (Kehf Suresi, 57)