Hareket Kolaylığının Nedeni: Kusursuz Uyum

 

İnsan vücudundaki kasların hareketi her zaman tek yönlüdür. Örneğin ön kol kası kolu büker, ama tekrar eski haline döndüremez. İşte bu durumda, arka kol kası devreye girer ve kolu çeker. Böylece kol eski haline gelir. Bu kaslar sırayla çalışmak zorundadırlar. Aksi takdirde biri çalışırken diğeri de devreye girerse kol hareket edemez.  Vücuttaki kusursuz koordinasyon vücuttaki kasların çalışma sıralarını da ayarlar.

Kasın ürettiği gücün harekete dönüşmesindeki en önemli etken kuşkusuz ki kemiklerdir. Kas kasılırken, kemikleri çeker ve onların hareket etmesini sağlar. Kaslar, kemiklere öylesine mükemmel bir şekilde bağlanmışlardır ki hem esneyebilir, hem de kasılabilirler. Eğer kemik olmasaydı kasın ürettiği güç harekete dönüşmezdi. Aynı şekilde eğer kaslar olmasaydı kemikler hareket edemezlerdi.

İnsanın hareket edebilmesi için toplam 200'ün üstünde kemik ve 400'ün üstünde kas mükemmel bir koordinasyon içinde çalışır. Kemikler harekete imkan tanıyacak en ideal dizaynda birbirlerine eklenmişlerdir. Kaslar da kemikleri en rahat hareket ettirecek şekilde yerleştirilmişlerdir. Açık bir tasarım bu iki sistemin insan vücuduna sağladığı hareket imkanından, kemiğin kasa bağlandığı bağın yapısına kadar her noktada görülür. Ne gevşek bir bağ olduğu için kemik kastan ayrılır ne de çok sıkı bağdan dolayı kasların hareket edememesi gibi bir durum söz konusu olur.

Bütün bu kararları alan elbette ki kemik dokusu ya da bu dokuyu oluşturan hücreler değildir. Hücrenin, dokunun bir bilinci yoktur. Bu bilgilerin herhangi bir şekilde hücreye yerleştirilmesi de mümkün değildir. Dolayısıyla hücrelere bilgileri yerleştiren, nasıl davranmaları gerektiğini öğreten, kısacası onları yöneten bir güç vardır. Bu benzeri olmayan ilmin ve gücün sahibi Allah'tır. Allah herşeyi kontrolünde tutandır.

(Yine) Bilmez misin ki, gerçekten göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır. Sizin Allah'tan başka veliniz ve yardımcınız yoktur. (Bakara Suresi, 107)