Ana - Baba ve evladın dinimizdeki yeri
İmândan sonra birinci vazifemiz
ana-babanın kalbini kırmamaktır. Onlar ne kadar kötü olsalar da, yine her
şeyin üstünde hakları vardır. Onların kalbini kıranın ibâdeti kabûl olmaz.
Müslüman doğmamıza ve müslüman yetişmemize sebep olan ana-babamızın kalbini
kırarsak Cennete girmemiz düşünülebilir mi? Onlar bize hakâret etse de,
yalvararak gönüllerini almamız lâzımdır. Müslüman ana-babamız, bizden râzı
olmadıkça, Allahü teâlânın sevdiği kulu olmamız çok zordur.
İmâm-ı Nesefî hazretleri bildiriyor ki:
Ana-babanın evlâdı üzerinde seksen kadar hakkı
vardır. Kırkı sağlığında, kırkı vefâtından sonradır. Sağlığında olan kırk
haktan onu bedenle, onu dil ile, onu kalb ile, onu da para iledir.
|