Ebeveynin Mal ve Para ile Olan Hakları
Kendi malından, parasından
onlara harcamalıdır. Çünkü ana-babasına harcadığından, verdiğinden kendisine
suâl olunmaz.
1- Kendinden
önce, onlara elbise almak. Kendi yiyeceğinden iyisini onlara vermek.
2- Uzakta
iseler ziyâretlerine gitmek. Ana-baba ve mahrem akrabâları ziyâret etmek
vâcibdir. Hiç olmazsa, selâm göndererek, tatlı mektûp yazarak bu günâhlardan
kurtulmalıdır. Ziyârette sıra, ana, baba, evlâd, dede, nine, kardeş, amca,
hala, dayı ve teyze şeklindedir. Hadîs-i şerîfte buyuruldu ki:
(Allaha ve Kıyâmet gününe inanan sıla-i rahm
etsin!) [Buhârî]
3- Beraber
yemek. Ayrı yemek onları üzer. Beraber yemek faydalıdır! Hadîs-i şerîfte
buyuruldu ki:
(Yemeği, toplu olarak yiyiniz; bereket
topluluktadır.) [İbni Mâce]
4- Arzûlarını
sormak, öğrenip yerine getirmek.
5- Evlerini
temizlemek, boyamak, tamir etmek.
6- Para,
mal vermek. İhtiyâçları olup da söyliyemiyebilirler. Bir kimse, (Yâ Resullah,
babam elimdeki malımın bir kısmını almak istiyor) der. Peygamber efendimiz
de, (Sen de, malın da babanındır) buyurdu. (İ.Mâce)
(Bir müslümana elbise giydiren, o elbiseden
bir parça kaldığı müddetçe, Allahın hıfzı emânında olur.) [Hâkim]
Ana-babaya elbise vermek ise, daha sevabdır. Hem
sıla-i rahm de yapılmış olur.
7- Malı,
parayı onlara serbest etmek. Ne zaman isterseniz, malım, param size fedâ
olsun demeli, bir kızgınlıkları varsa, bu yolla onları teskîn etmelidir.
Ana-babaya harcanan paradan suâl olunmaz. Muhtâç olan ana-babaya yardım
farzdır. Kur'ân-ı kerîmde buyuruluyor ki:
(Ana-babaya, akrabâya, yetimlere, yoksullara,
yolculara infâk edin!) [Bekâra 215]
Kime infâk edeceğini soran zâta Resûlullah
efendimiz, (Kendine, ana-babana, sonra hanımına ve çocuklarına, hizmetçine
bundan sonrasını da artık sen bilirsin) buyurdu. (Nesâî)
Babası hasta olup, bakacak kimse bulunamazsa,
kadın, kocasından izinsiz gidip hizmet eder. Zimmî baba da böyledir. Çocuk,
zengin olan babasına bakmaya mecbûr değildir. (Bezzâziyye)
Zengin çocuğun, fakir olan ana-babasına nafaka
vermesi farzdır. Fakir kimsenin, fakir babasına nafaka vermesi farz değildir.
Fakir olan ana-babasını kendi evine alıp, birlikte otururlar. (Fetâvâ-i
Hayriyye)
Ana-babadan birine iyilik edince öteki
incinirse, babaya hürmet ve itâ'at etmeli, anaya hizmet, yardım ve ihsân
etmelidir.
8- Ara
sıra güzel yemek yapıp, da'vet etmek. Gönülleri ister de, belki
söyliyemezler.
9- Dostlarını,
dost bilip da'vet ederek gönüllerini almak. Düşmanlarından da uzak durmaya
çalışmak.
10- Hastalandıkları
zaman, tedâvileri ile meşgûl olmak, ilâç almak. Bir bakıcı, bir hizmetçi
tutmak yerine, bizzat kendisi hizmet etmeye çalışmalıdır.
|