Güzel At ile Padişah
Padişahın
yakınlarından bir beyin çok güzel bir atı vardı. Bir gün o ata binip padişahın
alayına katıldı. Padişahın gözü, ansızın o ata takıldı. Böyle bir at kendi
sürüsünde yoktu. Atın çalımı, rengi padişahın gözünü aldı, attan gözünü
ayıramıyordu. Çevikliği, güzelliğiyle beraber atta padişahı çeken bir şey
vardı. Önce önemsemek istemedi ama, gönlü atı istiyordu.
Padişah geziden dönünce, vezirine
durumu açtı. Yolda bir at gördüğünü, derhal gidip o atı, sahibinden alıp,
getirmelerini emretti.
Padişahın adamları, hızla atın
sahibi beyin yanına geldiler. Padişahın atı çok beğendiğini, ne fiat isterse
hemen vereceklerini bildirdiler. Bey, beyninden vurulmuşa döndü. O güzelim,
canı gibi sevdiği atını padişah istiyordu ha! Ne yapacağını, ne söyleyeceğini
şaşırdı. Padişahın adamlarını oyalamak için onlara yemek ikram etti. Onlar
yemeklerini yerken İmadülmülk aklına geldi. Hemen durumu ona danışmalı, ondan
akıl almalıydı. Çünkü o, zamanın en bilgini, en akıllısı, en güzel
ahlaklısıydı. Kaç kere vezirliği bırakıp, ibadet için uzlete çekilmişse de
padişah ona yalvararak izin vermemişti.
Atın sahibi üzüntülü bir halde
İmadülmülk'ün yanına koştu.
- Ey benim en büyük yardımcım!
Yardımına ihtiyacım var. Padişah benim herşeyden daha çok sevdiğim atımı
istemiş. Onu alırsa ben yaşayamam. Her şeye dayanırım da atımın elimden
alınmasına dayanamam. Bey hem söylüyor, hem ağlıyordu. İmadülmülk, beyin bu
halini görünce gözleri yaşardı. Ona yardım etmeye karar verdi. Doğru padişahın
huzuruna gitti. Bir taraftan Cenab-ı Allah'a:
- "Ya Rabbi! Genç bey padişaha
karşı gelmekte hata ediyor ama Sen yine de ona yardımcısı ol." diye
yakarıyor, inşaallah atını padişah almaz diye dua ediyordu.
O sırada seyisler, beyin o güzel
atını padişahın yanına getirdiler. İmadülmülk gerçekten de eşine nadir
rastlanan bir at diye düşündü.
Padişah, bir müddet ata hayran
hayran baktı, yüzünü imadülmülk'e döndü.
- "Ey büyük insan! Güzel bir at
değil mi? Sanki yeryüzünden değil de, cennetten gelmiş." dedi.
İmadülmülk:
- "Padişahım! Ata gönlünü öyle
kaptırmışsın ki, hatalarını göremiyorsun. İyice bir bak bakalım. Aslında çok
güzel, çok çevik bir at ama bedenine göre başı kusurlu. Başı adeta öküz başına
benziyor.
Padişah fikirlerine her zaman hürmet
ettiği İmadülmülk'den bu sözleri duyunca at, gözünden düştü. Padişah:
- "Doğru söyledin! Artık eskisi
gibi güzel göremiyorum. Bunu sahibine geri verin" dedi.
Padişah, at hakkındaki bu yermeyi
bir kerecik duymakla gönlü attan soğudu. Kendi gözünü ve aklını bıraktı,
İmadülmülk'ün sözünü kabul etti.
Öğütler:
* Kişinin her
gördüğüne sahip olmak istemesi müsrifliktir.
* İnsan danışacağı
kimseleri iyi seçmelidir.