1+2 Hazret-i Üstadımız, Yirmi Dokuzuncu Arabî
Lem'anın Altıncı Babının haşiyesinde, bu iki cümle hakkında, "Bu iki mübarek
kelâmın merâtibi, ilimden ziyade fikir ve zikir olduğundan, Arabî zikredildi"
diye beyanda bulunmaktadır. âyetinin
hakikatine dair Dördüncü Şua olarak Hasbiye Risalesi namıyla sonradan Türkçe telif
edilmiştir.
Hz. Üstadın hizmetkârları.
3 "And olsun ki Allah, Resulünün gördüğü rüyanın hak olduğunu tasdik etti. İnşaallah hepiniz emniyet içinde ve saçlarınızı tıraş etmiş veya kısaltmış olarak Mescid-i Harama gireceksiniz. Allah sizin bilmediğinizi bilir; onun için, Mekke'nin fethinden önce size yakın bir fetih daha ihsan etti. Bütün dinlere üstün kılmak üzere Resulünü hidayet ve hak din ile gönderen Odur. Buna şahit olarak Allah yeter. Muhammed Allah'ın Resulüdür. Onunla beraber olanlar da kâfirlere karşı şiddetli, kendi aralarında ise pek merhametlidirler. Sen onların rükû ve secde ettiklerini görürsün. Onlar Allah'ın lûtfunu ve rızasını ararlar. Yüzlerinde ise secde izi vardır. Onların Tevrat'taki vasıfları budur. İncil'deki vasıfları ise şöyledir: Onlar filizini çıkarmış, sonra git gide kuvvet bulmuş, kalınlaşmış ve gövdesi üzerinde yükselmiş bir ekine benzer ki, ekincilerin pek hoşuna gider. Allah'ın onları böylece çoğaltıp kuvvetlendirmesi, kâfirleri öfkeye boğmak içindir. Onlardan iman eden ve güzel işler yapanlara Allah mağfiret ve büyük bir mükâfat vaad etmiştir." Fetih Sûresi, 48:27-29.
4 And olsun ki Allah, Resulünün gördüğü rüyanın hak olduğunu tasdik etti.
5 Bundan önce size yakın bir fetih daha ihsan etti.
6 Bütün dinlere üstün kılmak üzere Resulünü hidayet ve hak din ile gönderen Odur.
7 Muhammed Allah'ın Resulüdür. Onunla beraber olanlar da kâfirlere karşı şiddetli, kendi aralarında ise pek merhametlidirler. Sen onların rükû ve secde ettiklerini görürsün.
8 Onunla beraber olanlar.
9 Kâfirlere karşı şiddetli.
10 Kendi aralarında merhametli.
11 Sen onların rükû ve secde ettiklerini görürsün. Onlar Allah'ın lûtfunu ve rızasını ararlar.
12 Onların Tevrat'taki vasıfları budur.
13 İncil'deki vasıfları ise şöyledir: Onlar filizini çıkarmış, sonra git gide kuvvet bulmuş, kalınlaşmış ve gövdesi üzerinde yükselmiş bir ekine benzer ki, ekincilerin pek hoşuna gider. Allah'ın onları böylece çoğaltıp kuvvetlendirmesi, kâfirleri öfkeye boğmak içindir.
14 "Onun demirden bir asâsı, yani kılıcı olacak ve onunla savaşacak. Ümmeti de onun gibi olacak." Nebhânî, Hüccetüllah ale'l-Âlemîn, 99, 114.