1 "Yahudileri ve Hıristiyanları dost edinmeyin." Mâide Sûresi, 5:51.
2 "Kim zimmî olan birine eziyet
ederse..." Hadis-i şerifin devamı şeklindedir. Yani, "Ben onun hasmı olurum." el-Münâvî, Feyzü'l-Kadîr:
6:19, hadis no: 8270.
3 "İnsan için ancak çalıştığının karşılığı vardır." Necm Sûresi, 53:39.
4 Çalışıp kazanan, Allah'ın sevdiği bir kuldur.
5 Âhiretin tarlası olması...
6 "İnsanların en hayırlısı onlara en faydalı olandır." el-Aclûnî, Keşfü'l-Hafâ, 2:463; el-Münâvî, Feyzü'l-Kadîr, 3:481, hadis no: 4044.
7 Şu kaideye binaendir ki: Hoşgören gözün ziyneti, lütuf ve şefkatle hüsn-ü nazar etmekte ve kalbin nuru dahi rıfk ve rahmettedir. Hakka tevfik ayağıyla çıkılır. "Kulum Beni nasıl tanırsa, onunla öyle muamele ederim." (Buharî, Tevhid: 15, 35; Müslim, Tevbe: 1) misbahıyla aydınlanmayı ihtiyar eden, saadete erişir.
* Tekrar temâşâ et, çünkü bu Arabî fıkra şifrelidir, işârâtı var.
8 Himmet bu noktada kaldı, mukavemete güç yetiremedi. Garazların tantanası dahi hürriyet musikisinin sadasını müşevveş etti. Meşrutiyet ise, isme münhasır olarak, ekalliyetin üzerine kaldı ve baştan beri onun şeref ve haysiyetini müdafaa edenler ondan ayrıldılar.
* Gitme, dikkat et. Âlihimmet olanlar, o hâdisede sükût ettiler. Garazkâr cerideler hakikî hürriyetin sadâsını susturdular. Meşrutiyet pek az adamların üstüne münhasır kaldı. Fedakârları da dağıldılar.