Anne adayınının kanının Rh(-), baba adayının
kanının da Rh(+) olduğu durumlarda Rh uygunsuzluğundan bahsedilir. Bunun
mutlaka bebekte bir soruna yol açması gerekmez. Eğer bebek Rh(+) bir kan
grubuna sahip olursa bu durumda anne adayının savunma sistemi doğmamış bebeğin
kan hücrelerini adeta bir yabancı madde gibi algılayarak onları parçalamak
için harekete geçer. Eğer anne adayının savunma sistemi ilk kez bu hücrelerle
karşı karşıyaysa (ilk gebelik gibi) bu durumda savunma sistemi
"silahlarını" geliştiremeden bebek kurtulur, ancak anne vücudu da
bu Rh(+) hücreleri tanımış olur. Gerekli önlemler alınmazsa sonraki
gebeliklerden birinde anne adayının savunma sistemi doğmamış bebeğin kanında
Rh(+) hücrelere rastlarsa bu sefer sadece "silahları depodan çıkarmak"
için vakit harcar ve şiddetle savunmaya geçer.
İnsanda Kan Grupları Nasıl
Belirlenir?
İnsanların kan grupları A ve B adı verilen iki
farklı yapıtaşının varlığı ya da yokluğuna ve Rh faktörü adı verilen bir
kan grubu faktörünün varlığı ya da yokluğuna göre belirlenir. Bir insanın
kan hücrelerinde yanlızca A ya da B yapıtaşlarından biri ya da bu yapıtaşlarının
ikisi beraber bulunabilir, veya bu yapıtaşlarından hiç biri bulunmayabilir.
Bu olasılıklardan herbiri için Rh faktörünün varlığı ya da yokluğu söz
konusu olabilir. Bu durumda insanlarda A Rh(+) (Rh faktörü var anlamında);
A Rh(-) (Rh faktörü yok anlamında); B Rh(+); B Rh (-); AB Rh(+); AB Rh(-);
0 Rh(+) ve 0 Rh(-) olmak üzere sekiz ayrı kan grubundan biri bulunur.
Bireyin kan grubu anne ve babasından kalıtımla aldığı
özellikler sonucu belirlenir. Mendel'in kalıtım kanunlarına göre Rh(+) bir
erkek ile Rh(-) bir kadından doğacak çocuğun kan grubunun Rh(-) olma olasılığı
%50'ye kadar varabilir. Rh uygunsuzluğu yaratan tek durum babanın Rh(+),
annenin de Rh(-) olmasıdır.
İkisi de Rh(-) olan çiftin hiçbir zaman Rh(+) çocukları
olamaz. İkisi de Rh(+) olan bir çiftin hem Rh(-) hem de Rh(+) çocukları
olabilir.
ABO gruplarının kalıtımı:
0
grubu ile AB grubu bir çiftin çocukları her zaman ya A grubu ya da B grubu
doğar. Bu çiftin AB ya da 0 grubu çocukları olamaz.
0
grubu ile 0 grubu bir çiftin her zaman 0 grubu çocukları olur.
AB
ve AB gruplarının birleşmesinden hiç bir zaman 0 grubu çocuk doğmaz. A; B
ya da AB grubu çocuk doğar.
A
ve B gruplarının birleşmesinden A; B, AB ya da 0 grubu çocuk doğabilir.
AB
kan grubuna sahip birisi hangi kan grubuyla birleşirse birleşsin hiçbir
zaman 0 kan grubu çocuğu olmaz.
0
kan grubu hangi kan grubuyla birleşirse birleşsin hiçbir zaman AB kan grubu
olan bir çocuğu olmaz.
Yukarıdaki
bu kalıtım şekillerinin gerçekleşmesi anne, baba ve bebeğin kan gruplarının
doğru olarak belirlenmesine bağlıdır. Klinik uygulamalarda kan grubunun
yanlış belirlenmesine ve anne ve babanın kafasında soru işaretleri doğmasına
ender olarak rastlanabilmektedir. Adli tıpta babalık tayini için tek başına
kan gruplarına güvenilmez. Bu durumlarda çok daha ileri incelemeler
mevcuttur.
Kan uyuşmazlığında bebek nasıl
zarar görür?
Bir insanın kendi dokusunun bir parçası olmayan
her madde ve transplantasyonla (nakil yoluyla) vücuda yerleştirilen her
organ yabancı bir madde olarak işlem görür. Bu yabancı maddelere antijen
("kendi genetik yapısına uymayan") adı verilir. Bu antijenler
girdiği bedenin savunma sistemini harekete geçirir. Antijenler kan grubu
yapıtaşları dışında bakteriler, virüsler, protozoalar gibi maddeler ve böbrek,
karaciğer ya da kalp gibi nakledilen organlar olabilir.
Savunma sistemi kendisine yabancı olan maddeyi yok
etmek amacıyla harekete geçer ve o maddeyi tanıyabilen antikor (yabancı
cisme karşı üretilen "cisim") adlı maddeler üretir. Antikor
antijenle anahtar-kilit ilişkisi içindedir ve antijeni gördüğü yerde ona bağlanarak
parçalamaya ve sistemden uzaklaştırmaya çalışır.
Bir kişiye kendi kan grubundan olmayan bir kan
verildiğinde kanda o kan grubuna karşı doğal olarak varolan antikorlar
yabancı kanı parçalamak için harekete geçerler.
Kanı A yapıtaşı içeren bir insanda B'ye karşı, B
yapıtaşı içeren insanda A'ya karşı, yapıtaşı içermeyen 0 (sıfır) kan grubu
insanda hem A' ya hem de B'ye karşı, Rh faktörü içermeyen bir insanda da Rh
(+) kana karşı doğal antikorlar hazır bulunurlar ya da hızla üretilirler.
Bu yüzden kan transfüzyonu (kan nakli) gereken bir insanda uyumlu gruptan
kan vermek hayati önem taşır.
Rh(-) kan grubu olan bir annenin karnındaki bebek,
Rh(+) olan babasından gelen özelliklerle Rh(+) olarak belirlendiğinde Rh
uygunsuzluğu klinik önem kazanır. Böyle bir durumda anne kanı bebek kanıyla
ilk karşılaşmasında hemen Rh antijenine karşı antikor üretmeye başlar. Bu
karşılaşmayı engellemede plasenta bariyer görevi yapar. Genel anlamda
fetusta anneden farklı olarak bulunan çok sayıda yapıtaşı olduğundan
annenin bebeğini "yabancı" olarak algılamasını engellemek için bu
plasenta bariyeri çok önemlidir. Normal durumlarda bu bariyer doğuma kadar
varlığını sürdürür ve anne kanıyla bebek kanı ancak doğum esnasında temasa
geçer. Ancak düşük tehdidi, düşük, placenta previa, ablatio placenta ya da
nedeni başka türlü açıklanamayan her türlü kanama esnasında bariyerin zayıflaması
ve fetus kanının anne kanına geçmesi mümkündür. Tamamen normal seyreden bir
gebelikte de sağlam plasenta bariyerinden fetusa ait az sayıda kan hücresi
anne kanına geçse de bu az miktarda antijenin annenin savunma sistemini
harekete geçirmesi zordur ve bu yüzden Rh uygunsuzluğu olan çiftlerin
bebeklerinde ilk gebelikte çok nadiren problem olur.
Rh (-) annenin Rh(+) bebeğinin kanıyla ilk temasında
savunma sisteminin cevabı yavaş olur ve antikorlar plasentadan fetusa geçerek
fetusun hücrelerini parçalamaya zaman bulamadıklarından problem çıkmaz.
Ancak anne bu durumda artık Rh(+) kana karşı sensitize olmuştur (duyarlı
hale gelmiştir). İleriki gebeliklerden birinde yine Rh (+) kan grubu taşıyan
bir bebeği olursa bu durumda annenin savunma sistemi hızla harekete geçer
ve fetus kanını parçalamaya yönelik antikorları hızla ve çok yüksek
miktarlarda üretir. Bu antikorlar anne kanından plasentaya buradan da
kordon yoluyla fetus kanına geçerek fetusun alyuvarlarını hızla parçalarlar.
Bu duruma immunize Rh uygunsuzluğu adı verilir. Fetusta alyuvarların parçalanması
sonucu meydana gelen aneminin (kansızlık) şiddetine bağlı olarak fetusta
kalp yetmezliğinden, bu yetmezlik sonucu vücut boşluklarında sıvı birkmesine
ve ölüme kadar gidebilen durumlar ortaya çıkar. Fetusa ait alyuvarların parçalanmasıyla
açığa çıkan bilirubin adlı madde belli bir seviyenin üstüne çıktığında bebeğin
beynine zarar verebilir.
Rh(-) bir gebede bebeğin Rh(+) kan grubuna karşı
oluşmuş antikorlar anne kanında İndirekt Coombs (IDC) incelemesiyle ortaya
konur. Bu inceleme normalde negatif çıkmalıdır. Pozitif çıktığı andan
itibaren immunize Rh uygunsuzluğu söz konusudur ve pozitifliğin şiddeti ile
hastalığın fetusa verdiği zarar arasında direkt ilişki vardır.
Doğum sonrası bebeğin kanından bakılan Direkt
Coombs (DC) incelemesi ise bebeğin kanında anne kanından gelen bebeğin
Rh(+) antijenlerine karşı üretilmiş antikorlar ölçülür. Normalde negatif
olmalıdır.
İmmunize Rh uygunsuzluğunun
engellenmesi
Rh uygunsuzluğu olan bir çiftin bebeğinde immunize
Rh uygunsuzluğu ortaya çıkmasının engellenmesi mümkündür. Bunun için Rh (-)
kan grubu taşıyan annenin bebeğinin Rh(+) kan grubuyla ilk karşılaşmasını
engellemek gerekir. Bu amaçla çeşitli isimlerle piyasada bulunan (örnek:
RHOGAM) Anti-Rh-immunglobulinleri (antikorları) kullanılır. Halk arasında
bu ilaçlar "uyuşmazlık iğnesi" olarak bilinirler.
Bu ilaçların içinde Rh (+) kan grubuna karşı
antikorlar vardır. Bu antikorlar daha önce Rh(+) kanla karşılaşmış Rh(-)
annelerin ürettikleri antikorların aynısıdır. Bu antikorlar anneye kalça
yoluyla enjekte edildiğinde anne kanına geçerek tüm Rh(+) antijen taşıyan hücreleri
bulur ve anne savunma sistemi henüz bu Rh(+) antijenleri görmeden bunları
parçalayarak ilk teması engeller.
Anti-Rh-immunglobulinleri
(antikorları) ilk teması her zaman başarılı bir şekilde
engelleyemeyebilirler. Ancak düzenli antenatal takibe gelen gebelerde 28.
gebelik haftasında ve doğumdan sonraki ilk 72 saatte olmak üzere toplam iki
doz uygulandıklarında ileriki gebeliklerde problem ortaya çıkma olasılığı
binde 1 kadar düşüktür. Doğum sonrası tek doz uygulamada başarısızlık oranı
%2'ye çıkar.
Anti-Rh-Antikorları hangi
durumlarda uygulanır?
Doğum öncesi hiç antenatal takibe gelmemiş bir Rh
(-) gebede, babaRh(+) ise doğum sonrası bebeğin kan grubunun pozitif
bulunması ve Direkt Coombs'un da negatif bulunması durumunda bir doz ilaç
ilk 72 saatte kalçadan uygulanır. Burada amaç doğum esnasında bebekten
anneye geçen Rh(+) antikorların annenin savunma sistemini harekete geçirmesini
önlemek ve ileriki gebeliklerde daha hızlı cevap vermesine engel olmaktır.
Düzenli olarak antenatal takiplere gelen gebelerde
baba Rh(+) ise aylık IDC incelemesi yapılır. 28. haftada IDC incelemesi
negatif ise bebeğin kan grubu bilinememesine karşın %85 olasılıkla Rh(+)
olacağı gözönünde bulundurularak bir doz uygulanır. Doğum sonrası bebeğin
kan grubu tayini ve DC sonucuna göre ikinci doz uygulanır.
Gebeliğin herhangi bir döneminde geçirilen bir
vajinal kanamada, düşük tehdidi ve düşükten sonra, gebeliğin kürtajla
sonlandırılmasından sonra, amniosentez, plasenta biopsisi ya da kordosentez
gibi müdahalelerden sonra da baba Rh(+) ise mutlaka bir doz ilaç uygulanır.
Burada amaç bebeğin tayin edilemeyen kangrubunun Rh(+) olması durumunda
Rh(-) anne kanında antikor üretimini engellemektir.
Baba Rh(-) ise herhangi bir Rh uygunsuzluğu söz
konusu olmadığından ilacı uygulamak anlamsızdır.
Bebek Rh (-) doğmuş ise ilaç uygulanmasının bir
anlamı yoktur.
Bebekte Direkt Coombs (+) bulunursa bu durumda
zaten annenin savunma sistemi Rh(+) kanla çoktan harekete geçmiştir. İlaç
uygulanması anlamsızdır.
İlk 72 saat içinde mümkün olan en erken saatlerde
uygulama yapılmalıdır. 72 saat geçtiğinde anne kanı Rh(+) hücrelere karşı
savunma cevabı oluşturmak için yeterli süreyi bulmuştur. Yine enjeksiyon
anlamsızdır.
Herhangi bir antenatal incelemede IDC pozitif
bulunduğunda immunize Rh uygunsuzluğu söz konusudur ve bu durumlarda tedavi
yaklaşımı ayrı bir yön kazanır.
Anti-Rh-antikorları içeren ilaçlar ısıya ve ışığa
karşı duyarlıdırlar. Bu yüzden ışıksız bir ortamda ve buzdolabında saklanırlar
ve bir yerden bir yere taşınırken de genellikle buz torbası içinde muhafaza
edilirler. Allerji gelişme ihtimaline karşı enjeksiyonlar anneye hastane şartlarında
uygulanır.
Kan uyuşmazlığının nadir görülen diğer şekilleri
(ABO, Kell, Duffy ve diğer altgrup uygunsuzlukları)
|