I
IDIK: (Tür.)
Er. - Kutsal, mübarek.
IDIKUT: (Tür.)
Er. 1. Eski Türklerde bir şan. 2. Devlet yönetme gücü.
IKNAT: (Ar.)
Ka. 1. Allah'a dua etme, yalvarma. 2. İnkisar etme. 3. Namazda
kıyamı uzatma ve hacca devam etme.
ILDIR: (Tür.)
Er. 1. Parıltı, parlayış. 2. Alacakaranlık.
ILDIZ: (Tür.).
1. Yıldız. 2. Gündönümünden 10 gün önceki zaman. - Erkek ve
kadın adı olarak kullanılır.
ILGAR: (Tür.)
Er. 1. Çok çabuk, hızlı. 2. Hücum, akın. 3. Verilen söz. 4.
Havanın parlak, açık olması. 5. Öfke.
ILGAZ: (Tür.).
1. Atın dört nalla koşması. 2. Hücum, akın. 3.
Çankırı ilinin ilçe merkezi. 4. Batı Karadeniz bölgesinin en
yüksek dağ kitlesi. - Erkek ve kadın adı olarak
kullanılır.
ILGAZER: (Tür.) Er. - (bkz. Ilgar).
ILGI: (Tür.)
Er. 1. Soy sop. 2. Sürü. 3. Çoban. 4. Hısım, akraba.
ILGIM: (Tür.)
Ka. 1. Serap. (bkz. Serap). 2. Gök erimi, serap. 3. Belli belirsiz.
ILGIN: (Tür.)
Ka. - Kumlu topraklarda yetişen ve çit bitkisi olarak kullanılan
ağaççık.
ILICAN: (Tür.)
Er. - Ilıkça, biraz ılık.
IRAK: (Tür.)
Ka. - (bkz. Uzak).
IRAZ: (Tür.)
Ka. - (bkz. Irak).
IRIZ: (Tür.)
Er. - Cesur, yiğit.
IRMAK: (Tür.)
Ka. - Çoğunlukla denize dökülen, genişliği ve
taşıdığı su niceliği bakımından en
büyük akarsu, nehir.
IŞIK: (Tür.) Ka. 1. Bazı cisimler tarafından tabii halde ve akkor
haline gelinceye kadar ısıtıldığında
yayılan, cisimleri görmemizi sağlayan ışıma,
aydınlık, ziya, nur (bkz. Ziya, nur). 2. Aydınlatma cihazı,
mum, lamba, ampul, fener. 3. Işık tutma, bir konuda
aydınlatıcı bilgi vermek.
IŞIKALP: (Tür.) Er. - (bkz. Işık).
IŞIKAY: (Tür.). - (bkz. Işık). - Erkek ve kadın adı olarak
kullanılır.
IŞIKER: (Tür.) Er. - (bkz. Işık).
IŞIKHAN: (Tür.) Er. - (bkz. Işık).
IŞIL: (Tür.) Ka. - Çok aydınlık, parlak ışık.
IŞILAR: (Tür.) Ka. 1. Parlayan, ışıldayan. 2. Neşeli,
canlı, şen.
IŞIMAN: (Tür.) Er. - Parlak, aydınlık yüzlü kimse.
IŞIN:
(Tür.) Ka. -
Bir ışık kaynağından çıkarak her yöne
yayılıp giden ışık demeti.
IŞINBAY: (Tür.) Er. (bkz. Işın).
IŞINBİKE: (Tür.) Ka. - (bkz. Işın).
IŞINER: (bkz. Işın).
IŞINSU: (Tür.) Er. - (bkz. Işın).
IŞKIN: (Tür.) Ka. - Bitki sürgünü, asma filizi.
ITIR: (Ar.)
Ka. 1. Güzel, hoş koku. 2. Sardunyagillerden, yapraklan güzel kokan bitki,
turnagagası.
ITRİ:
(Ar.) Er. - Itrî
(Buharizâde Mustafa Efendi). Türk besteci, hattat ve şair.
---------------------------Sonu--------------------