Babası:
Murad Hüdavendigar
Annesi: Gülçiçek Hatun
Doğumu: 1360
Vefatı: 8 Mart 1403
Saltanatı: 1389 – 1403 (13) sene
Yıldırım Bayezid
tahta geçtikten sonra, babasının vefatı
üzerine Anadolu'da vuku bulan
ayaklanmaların tamamını zamanda
bastırdı. Germiyan, Aydın, Menteşe ve
Saruhan Beyliği bu devirde katıldı.
Hâmid Beyliğine bağlı Isparta, Burdur,
göller yöresi Osmanlıların oldu. |
 |
Yıldırım 1391'de
Bizanslılardan Şile’yi aldı. İstanbul'u yedi ay
muhasara etti, Tuna nehrini geçerek Romanya'yı
Osmanlılara tâbi kıldı.1392'de Silivri ve
Selanik Osmanlılara katıldı. 1393'de Bulgaristan
tamamen fethedildi.1394'de Kastamonu ve çevresi
alındı. Arnavutluk ve çevresi de Osmanlı
topraklarına katıldı. 1396'da Haçlı ordusu
Niğbolu'da imha edildi. Binlercesi esir alındı.
1397'de Salona Piskoposu, Padişahı bizzat davet
ederek halkın zulümden kurtarılmasını rica etmiş
bunun üzerine Yıldırım Bayezid, Bizanslılardan
Silivri, Mora ve Attika'yı kurtarmıştır.
Türklerin Yunanistan'ı almaları böyle olmuştur.
Girdiği savaşlarda göstermiş olduğu cesaretten
dolayı 1397'de ona (Yıldırım) lakabı verilmişti.
Karaman Beyliği tamamen Osmanlı topraklarına
ilhak edildi. İstanbul yeniden muhasara edildi.
Dulkadir Beyliği Osmanlılara tabi oldu. Bir
haçlı ordusu, Tuna nehri kıyısında bulunan (Niğbolu)
kalesini kuşatmıştı. Yıldırım Bayezid de ordusu
ile Niğbolu kalesi önlerine kadar geldi. Bir
gece Yıldırım Bayezid, tek başına atına binerek
düşman saflarını yardı. Niğbolu kalesinin
duvarları dibine yanaşarak bir elini kale
duvarına dayadı ve : "Bire Doğan!" diye
seslendi. Bu sesi tanıyan Niğbolu kalesi
kumandanı Doğan Bey de yukarıdan : "Ne var,
şevketlüm!" diye sordu.
Padişah : "Ordumla birlikte geldim. Sakın kaleyi
teslim etmeyesin!" emrini verdikten sonra atını
-sürerek gece karanlığında bir yıldırım gibi
karargâha döndü.1400'de İstanbul bir daha
muhasara edildi. 1402'de (Rivayete göre ulemadan
cevazına dair fetva alınmadan) Timur ile Ankara
savaşı yapıldı ve Yıldırım yenildi. Timur'un
yanında esir olarak kalan büyük Osmanlı
Hükümdarı ve Fatih'in dedesi üzüntüsünden 7 ay
12 gün sonra 43 yaşında iken vefat etti.
Cenazesi oğlu Çelebi tarafından Bursa'ya
getirilerek, kendi türbesine defnedildi. (Allah
rahmet eylesin.)
Yıldırım'ın kazanmış olduğu zaferlerin en
mühimlerinden birisi (25 Eylül 1396) senesinde,
tek başına Müslüman Türk milletinin, bütün bir
Hıristiyan Avrupa Devletlerine karşı kazanılmış
ve tarihin en büyük zaferlerinden birisi olan
Niğbolu zaferi idi. Bu, şanlı zaferin neticeleri
de çok büyük olmuştur. Bu zafer, Osmanlı Türk
Devletinin, doğu İslâm âleminde de tanınmasına
sebep oldu Mısır'daki Abbasi Halifesi (Birinci
Mütevekkil) Yıldırım Bayezid'e tebrik için
gönderdiği mektubunda, Türk Padişahına:
"Sultan-ı İklim-i Rum" ünvanı ile hitabetti.
Silsile-i Sâdât-ı Nakşıbendiyye'den Hâce
Bahaüddin Şah-ı Nakşıbend (k.s.) Hazretleri,
Hâce Alâüddin Attar (k.s.) Hazretleri, Allame
Saadeddin Teftazâni, Şerh-i Mekâsıd Müellifi
Kemaleddin Hocendi, Hayatü'I - Hayvan isimli
eserin sahibi Kemaleddin Muhammed Demiri, Hoca
Hafız Şirâzi ve Kadı İbn-i Haldun Yıldırım
Bayezid devrinde vefat eden büyük zatlardır.
Erkek Çocukları:
Musa Gelebi, Süleyman Çelebi, Mustafa Çelebi,
İsa Çelebi, Mehmed Çelebi, Ertuğrul Çelebi,
Kasım Çelebi.
Kız Çocukları:
Fatma Sultan |