Hayatın koşuşturması içinde bazen durup şunu sorarız: “Tüm bu yaşadıklarımın, gördüklerimin anlamı ne?” İçimizde, bizi daha derin bir gerçekliğe götürecek bir şeylerin özlemini duyarız.
“Her şeyde Allah’ı görmek, herkese O’na göre davranmak” işte bu arayışın günlük hayattaki karşılığıdır. Bu, sadece derin bir düşünce değil, hayatımıza rehber olabilecek bir bakış açısıdır.
Etrafımıza Farklı Gözlerle Bakmak
Bu bakış açısı, gördüğümüz her şeyin -açan bir çiçeğin, gülen bir çocuğun, yağmurun sesinin- aynı kaynaktan geldiğini fark etmekle başlar. Her şey bize bir şeyler anlatır. Bu farkındalıkla baktığımızda, etrafımızdaki her varlığı ayrı ayrı değil, birbiriyle bağlı bir bütünün parçaları olarak görmeye başlarız.
Bu anlayış, en çok insanlarla olan ilişkilerimizde kendini gösterir. Karşımızdaki kişi kim olursa olsun -hangi inançtan, hangi milletten, hangi hayat hikayesinden gelirse gelsin- onun da aynı kaynaktan gelen bir değeri olduğunu bilmek…
Bu bilgi, bizi insanları olduğu gibi kabul etmeye, onları yargılamadan anlamaya ve saygı duymaya yönlendirir. Karşımızdaki artık sadece bir “tanıdık” ya “yabancı” değil, özenle davranmamız gereken bir değerdir.
Elbette bu şekilde bakmak her zaman kolay değil. Günlük telaş, kırgınlıklar ve bencilliklerimiz bazen bu berrak bakışı bulandırabilir. Ancak bu bir yolculuktur – her gün kendimizi biraz daha iyi anlayarak, sabır göstererek ve içimizdeki iyiliği besleyerek bu yolda ilerleyebiliriz.
Unuttuğumuz Bir Sıcaklığı Hatırlamak
Bu bakış açısı bize iç huzur verir. Kendi değerimizi ve başkalarının değerini bilmek, hayata daha anlamlı bakmamızı sağlar. Toplumda ise eskiden mahallelerde gördüğümüz o sıcak ilişkileri, birbirine destek olmayı, kimsenin dışlanmadığı bir dünyayı hatırlatır.
“Her şeyde O’nu görmek” sadece güzel bir söz değil, hayatımızı değiştirebilecek bir davettir.
Belki hepimiz bu bakışı her zaman tam olarak sürdüremeyiz. Ama bu yönde attığımız her küçük adım -birine gülümsemek, anlayış göstermek, sabırlı olmak- hem bizi iyileştirir hem de etrafımıza ışık saçar.
Gelin, hayata ve insanlara bu temiz gözlerle bakma alışkanlığını birlikte kazanalım. Unuttuğumuz o sıcak bakışları ve saf yüreği yeniden hatırlayalım.