İnfertilite tedavisinde tedavinin şeklini
ve zamanını belirleyen en önemli etkenler kadının yaşı ve tetkiklerde
ortaya çıkarılan anormalliklerdir. İnfertilite tedavisinde aşağıdaki
uygulamalardan biri seçilir:
Hiçbir tedavi yapmadan beklemek
Genç bir çiftte, yapılan temel kısırlık tetkikleri normal olduğunda
bu yönteme başvurulabilir. Çiftin gebeliğin oluşması açısından şansın en yüksek
olduğu zamanlar hakkında bilgisi olması ve bir siklustaki düzenli cinsel
ilişkilerin çoğunu bugünler arasına yoğunlaştırması önerilir. Ancak cinsel
ilişkinin bu şekilde "zamanlanması" kadında ve erkekte psikolojik
sorunlara yolaçabilir ve cinselliğin yaşanmasını olumsuz etkileyebilir. Doğallığı
korumak açısından bunun yerine düzenli olarak, haftada en az iki kez cinsel
ilişkide bulunmak da uygun bir yoldur.
Var olan sorunun giderilmesi ve beklenmesi
Spermiyogramda anormallik saptandığında bunun olası bir nedeni
erkekte varolan varikoseldir. Üroloji konsultasyonunda erkeğin varikosel
operasyonu olması uygun görüldüğünde bu operasyon gerçekleştirildikten
sonra ek başka etken yoksa tekrar doğal yollardan gebelik sağlanması için
beklenebilir.
Sorun tüplerde tıkanıklıksa bu durum laparoskopiyle
giderilmeye çalışılır. Tüplerde tıkanıklığın en sık görülen nedeni pelvik
enfeksiyona bağlı olarak cidarın tıkanmasıdır. Bu durumun ameliyatla
giderilmesi oldukça zor olmakla beraber denenebilir.
Tüplerden yanlızca biri tıkalıysa tedavi edilmeden bir süre
beklenebilir.
Laparoskopide endometriozis saptandığında durum biraz karmaşık
olabilir. Endometriozis rahim içtabakasının rahimdışında ve sıklıkla karıniçinde
odaklar şeklinde yerleşmesidir. Adet döneminde olan kanama bu endometriozis
odaklarında da olur ve böylece yapışıklıklar ortaya çıkar. Bu yapışıklıklar
yumurtlama esnasında serbestleşen yumurtanın tüplere alınmasını
engelleyecek şekilde olabilir ya da Fallop tüplerine dışarıdan baskı
yaparak "tıkanmalarına" neden olabilir. Endometriozisin kadında
gebe kalmayı engellediği düşünülen başka bir etkisi de bölgede iltihabi
reaksiyona yolaçması ve bu reaksiyonun oosit-sperm etkileşimini
engellemesidir.
Ovulasyon bozukluklarında ovulasyon induksiyonu
Öncelikle yumurtlamayı engelleyen etkenler varsa giderilir.
Bunlar PKO (polikistik over), tiroid hastalıkları veya hiperprolaktinemi
olabilir. Kontrolsüz diabet, kollajen doku hastalıkları (lupus gibi), böbrek
hastalıkları da ovulasyonu bozabilir. Hieperprolaktinemi tedavisinde
bromokriptin kullanılır.
Ovulasyon bozukluğunun en sık görülen nedeni Polikistik over sendromu
(PKOS) dur. Serum androjenleri yüksek, serum LH/FSH oranı bozuk, adetler düzensiz,
yumurtalıklar büyümüş ve ultrasonda çok sayıda orta büyüklükte çatlamamış
folikül mevcuttur. Klomifen sitratla kadınların %80'inde yumurtlama sağlanabilir.
Hiperstimulasyon (overlerin aşırı uyarılarak fazla sayıda folikül gelişmesi)
ve tedavide başarısızlık bu grup hastalarda sıktır.
Problem kadındaki anovulasyon ise (PKO'da olduğu gibi)
ovulasyon induksiyonu denenebilir. Burada amaç ovulasyonun tekrar sağlanması
ve doğal cinsel ilişki yoluyla gebelik oluşturulma şansının yükseltilmesidir.
Ovulasyon induksiyonu için en sık klomifen sitrat içerikli ağızdan
alınan tabletler kullanılır. Mümkün olan en düşük dozda başlanan tedavinin
(genellikle 3-5. günler arası 5 gün süreyle tek tablet şeklinde) etkinliği
folikülometri ya da MLP (midluteal faz progesteron) ile ölçülür. Düşük
dozda ovulasyon oluşmadığında doz yükseltilebilir.
İnduksiyonda en düşük dozun kullanılmasının amacı bir yandan
olgunlaşan folikül sayısını en aza indirmek diğer yandan da çok fazla sayıda
folikül oluşmasından kaynaklanan hiperstimulasyonm riskini azaltmaktır.
Hiperstimulasyon ("aşırı uyarılma") overlerin ilaca aşırı duyarlı
olması, çok sayıda folikül oluşturması ve çok büyük kistlerin oluşması
durumudur. Basit bir kasık ağrısından, ileri derecede ağrıya ve hatta vücuttan
aşırı miktarlarda sıvı kaybına kadar varabilen durumlar oluşabilir.
İntrauterin inseminasyon (IUI) ("suni dölleme",
"aşılama")
IUI en sık açıklanamayan infertilite olgularında ya da sperm
sayısının düşük olduğu durumlarda (bu uygulamanın etkinliği çelişkilidir)
bir ön deneme olarak uygulanmaktadır.
Servikal faktör düşünüldüğünde, yani mukus yetersiz olduğunda,
ya da kadında ve/veya erkekte antisperm antikor varlığı düşünüldüğünde
serviks engelini aşmak için spermler IUI yoluyla direkt olarak uterus içine
verilir.
Luteal faz defekti tedavisi
Klomifen sitratla kontrollü ovulasyon, gerekirse luteal fazda
progesteron desteği yapılır.
Erkek Faktörü tedavisi
Düşük volüm: meni hacmi düşük olduğunda spermler vajinanın
zararlı asit ortamında uzun süre yaşayamazlar. Alkalen ortamda canlılıklarını
korumak için meni hacminin yeterli ve tamponlama kabiliyetinin yeterli
olması gerekir.
Oligospermi ve motilite düşüklüğü
Çoğu erkekte neden belli değildir. Varikosel tedavisi,
klomifen, HCG, testosteron tedavisi denenebilir. IUI denenebilir.
Endometriozis tedavisi
Endometrioziste tek başında GnRH analogları ve/veya
laparoskopik adezyolizis (yapışıklıkların giderilmesi, overlerin etrafının
serbestleştirilmesi, fimbriya uçlarının açılması) denenir. Laparoskopi
esnasında gözle görülen tüm odaklar temizlenir. Resimde pelvisin çeşitli bölgelerinde
endometriozis odakları gözlenmektedir.

Açıklanamayan infertilite tedavisi
İnfertil çiftlerin yaklaşık %5-10'unda açıklanamayan
infertilite, bir neden bulunup tedavi edilenlerin %10-20'sinde ise gebe
kalamama durumu sözkonusudur (bir yıl içinde). Açıklanamayan infertilite
durumlarında başta IUI denenebilir. 3-5 denemede başarı sağlanamadığında tüp
bebek denemesine geçmek gerekir.
Açıklanamayan infertilitesi olan çiftlerin %50'sinde ilk 5 yılda
hiç tedavisiz gebelik oluştuğu dikkate alınmalı ve mümkün olan durumlarda çiftin
doğal yoldan gebe kalması beklenmelidir.
İleri yöntemler (ART)
Yukarıdaki yöntemler başarısız kaldığında, erkekte kendiliğinden
gebelik oluşmasını engelleyecek bir durum bulunduğunda (sperm sayısının
ileri derecede az olması ya da hiç sperm olmaması), kadında kendiliğinden
gebelik oluşmasını engelleyecek bir durum bulunduğunda (heriki tüpün tıkalı
olması gibi) bu ileri yöntemlere başvurulur.
İleri yöntemler (ART)
|