12.4 C
Bursa
28 Ekim 2025 Salı
spot_img
Ana SayfaAhlakAllah'tan Korkmamak

Allah’tan Korkmamak

O gün iş görüşmesine geldiğinde hissettiği duygu “bundan olmaz”dı. Ne yazık ki çalışan ayrılacak, yerine acil biri bulunacaktı. En kötü, iyi biri gelene kadar idare ederlerdi. Usulen tüm soruları sordu, şeklen aldığı cevapları kaydetti, zoraki bir gülümsemeyle, “Hayırlı olsun, pazartesi gelip başla, üç hafta deneme süreni beraber değerlendirelim” dedi.

Pazartesi günü ilk gün, keyfi ve gayretiyle başladı; çabalıyordu, iyimser izliyor, teşvik ediyor, cesaretlendiriyordu. Saat 15.10 gibi gelip, “Bugün erken çıksam, babam evde yatıyor, yemeğini yedireceğim” deyince, babasızlığın acısını yüreğinde söndürememiş biri olarak, “Tamam tamam, hadi git, yarın telafi ederiz” diyebildi.

Oysa Cuma günü iş görüşmesinde yalnız yaşadığını, evini yeni kurduğunu ve yakınlarında kimsenin olmadığını söylemişti.

Salı günü resmi bir iş, Çarşamba baba ilacı, Perşembe gece gittiği işte kaburgasını çarptığı için hastaneye gitmek derken, bir haftanın tamamında sabah 07.00 – akşam 18.00 olan mesainin tamamını 15.30 çıkış olarak geçirdi.

Sabırla bekliyor, yaptığı kadar işe razı oluyor, “Olur mu böyle şey, çok oturuyor” diyenlere de “Ellemeyin, ihtiyacım var” diyordu.

İkinci hafta uyuyakaldılar ve başka bahanelerle sabah gelişleri 09.30’lara çekildi; nihayet bir gün 12.30’da gelince uyarmak zorunda kaldı. Çok ihtiyacım var, öyleyim, böyleyimlerle derin bir acitasyon ve nihayet deneme için alınan kıza iftira, karmaşık bazı fiiller, öfke patlamaları, uyumsuzluk, hile derken, bağıra çağıra işi terk edip ayrıldı.

Oysa iyi olmak kolay, kötü olmak zor ve yorucuydu; nedense insanlar kötü olmayı daha çok seviyorlardı.

“Ey iman edenler! Allah’tan O’na yaraşır şekilde korkun ve ancak Müslümanlar olarak can verin.” Al-i İmran, 3/102.

Allah’tan korkmayandan korkun sözü meşhurdur. Yalan, Allah’a karşı açılmış bir bayrak gibidir; nefs onu sürekli dalgalandırır. Affedip hoş görmenin, yumuşaklık göstermenin acısı hemen çıkar. Allah’tan korkmanın tarifinde “O’na yaraşır bir şekilde” ifadesi, O’na yakışmayı değil, O’nun istediği, ondan fayda gelecek, O’nun razı olduğu manasını içerir. Gereği gibi korkmak olarak da ifade edebiliriz. Kendi anlayış ve nefsine yarayış şekliyle değil. Allah korkusu, kulun hal ve tavrına öyle sirayet etmelidir ki, hemen yanı başında onu görüp gözettiği aklından hiç çıkmamalıdır.

“Sizi sadece boş yere yarattığımız ve sizin gerçekten huzurumuza geri getirilmeyeceğinizi mi sandınız?” Müminun, 23/115.

Mevla, bizi eğlenip vakit öldürelim, har vurup harman savuralım, esip gürleyip kalp kıralım, basıp geçip yok sayalım diye yaratmadı. Asli görevimiz, esas gayemiz, O’nu tanıyıp kulluk etmek, rızası için çabalayıp, O’nun bize hazırladığı sonsuz saadeti hak edebilmektir.

“Elbette kendilerine peygamber gönderilen kimseleri de, gönderilen peygamberleri de mutlaka sorguya çekeceğiz.” A’raf, 7/6.

İstisnasız her kulu hesaba çekip, yaptığının ne kadar farkında olduğunu ölçecektir.

“Şüphesiz ki ne yerde ne de göklerde hiçbir şey Allah’a saklı kalmaz.” Al-i İmran, 3/5.

Zaman ve mekan farkı olmaksızın, açık gizli neye meyledip neyi işlediysek onunla muhasebe olunacağız. Atlanmadan, es geçilmeden.

“Eğer sen sözü açıktan söylersen bilesin ki O, gizliyi de, gizlinin gizlisini de bilir.” Taha, 20/7.

Dilinde başka, gönlünde başka ifadeler ile karşındakini çok rahat kandırabilirsin; hatta bunun için eğitimler alır, ustalaşır, işin haline de getirebilirsin. Ancak O, asıl gönlünde olanı bilir ve eninde sonunda bunu önüne getirir.

“Allah gözlerin hain bakışını ve kalplerin gizlediğini bilir.” Mümin, 40/19.

Dilinin ucuyla “Maşallah, yüreğinle nasıl oluyor da bu kadar nimeti oluyor, bunun, nasıl hak ediyor bunları, hay Allah” diyorsan, karşındaki maşallahı duyar, bilir, inanır; ancak Rabbel Alemin, gönlünün kokuşmuşluğundaki hasedi görüp onunla muamele eder.

“Şunu iyi bilin ki, üzerinizdeki bekçiler, değerli yazıcılar vardır. Onlar yapmakta olduklarınızı bilir.” İnfitar, 82/10-12.

Rabbimin kamera kayıtları silinmiyor. Birikenler arkadan kaybolmuyor. Ne var, ne yok, ince ince işlenip kaydediliyor. İstersen pişman olup tevbe edersin; mağfiret tuşuna yeterince yüklenirsen, rahmeti ilahi delete tuşuna dönüşür.

“Oku kitabını! Bugün hesap sorucu olarak sana nefsin yeter.” İsra, 17/14.

Rabbimin ayetlerinde, kendine hakim olmada, nefsin isteklerine sırt çevirip ayak diremek yeterlidir; başka zorlu bir gayrete gerek yok, anlaşılır.

“Kim hidayet yolunu seçerse, bunu ancak kendi iyiliği için seçmiş olur; kim de doğruluktan saparsa, o da kendi zararına sapmış olur. Hiçbir günahkâr başkasının günah yükünü yüklenmez.” İsra, 17/15.

Zorlama yok, tamamen kula kalmış: İstediğini seçip gereğini yapmak, kimseden transfer bir günah almamak; sadece zevk alarak yaptıklarıyla yerini, yurdunu inşa etmek. Aklını başına alıp doğru araziden yer seçerse, ahir ebed huzurunu temin etmiş olur.

“Ogün onların ağızlarını mühürleriz. Yaptıklarını bize elleri anlatır, ayakları da şahitlik eder.” Yâsîn, 36/65.

Kayıtlar hariç, uzuvlar da şahit olacak. Var mı buna başkaldıracak kadar gevşek olabilen?

“Kullarından ancak alimler Allah’tan (gereği gibi) korkar.” Fatır, 35/28.

Cehalet cesaret verir. İlim sınırlar belirler; sağlıkçının mikroptan korkmasıyla, cahilin korkması bir olur mu?

“Ey iman edenler! Eğer Allah’tan korkarsanız, O size iyi ile kötüyü ayırt edecek bir anlayış verir, suçlarınızı örter ve sizi bağışlar. Çünkü Allah büyük lütuf sahibidir.” Enfal, 8/29.

Allah’tan korkmak, rızası dışından korkmaktır; zira rızasının dışı gazabının tam ortasıdır.

Rabbinin makamından (huzurunda hesap vermekten) korkan ve nefsini kötü arzulardan uzaklaştıran için, şüphesiz cennet yegâne barınaktır.” Naziat, 79/40-41.

İnsan olma şablonu çok net ortada; uymak veya uymamak tamamen kulun kendi iradesinde, sonuca katlanmak ise kaçınılmazdır.

Rabbinin huzurunda durmaktan korkan kimselere iki cennet vardır.” Rahman, 55/46.

Yüreği korku ile titreyip, ümit ile sakinleşen; O’ndan başka sığınılacak yer olmadığını bilip, O’nun isteğince davranmaya gayret edenlerden olmayı nasip eylesin bizlere…

Önceki İçerik
Sonraki İçerik
YAZARIN DİĞER MAKALELERİ

Tazyik Hapsi ve Nafaka

Ya O da Sayılır mı?

Ameller ve Niyetler

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

SOSYAL MEDYA

0BeğenenlerBeğen
0TakipçilerTakip Et
4,338TakipçilerTakip Et
- Reklam -spot_img

Yeni İçerikler

Son Yorumlar