Sevgili genç kardeşim,
Sen, hayatının en heyecanlı dönemindesin. Bir yanda hayaller, hedefler, tutkular; diğer yanda ise aklını ve kalbini karıştıran çok çeşitli soru işaretleri, baskılar ve çağın dayattığı düşünceler ve fikirler… İşte bu çağdaki en büyük sınavlardan bir tanesi de seni değerlerinden koparmak isteyen sapkın ideolojilerle karşılaşmandır maalesef.
Evet, bugün sosyal medya, filmler, popüler kültür ve çevre; sana farklı yaşam tarzlarını, süslü ama içi boş bırakılmış ideolojileri, “özgürlük” ya da “modernlik” adı altında sunuyor, sunmaya da devam edecektir. Fakat bil ki, sahte ışıkların ardında nice karanlıklar vardır. Gerçek ışık, iman ve değerlerle aydınlanan yoldadır.
Peki, bu yolculukta kendimizi nasıl koruyacağız? Kısaca değinmek gerekirse…
Evvela kalbini imanla doldur. Unutma! En büyük güç içindedir.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) buyuruyor:
“Dikkat edin! Bedende bir et parçası vardır. O iyi olursa bütün beden iyi olur. O bozulursa bütün beden bozulur. İşte o kalptir.” (Buhârî, Müslim)
Kalbin imanla dolu olursa, seni yanlış fikirler kolay kolay etkilemez. Çünkü iman bir kale gibidir; dışarıdan saldırılar gelse de içine kolay kolay giremezler.
Unutma! Kalbini sağlam tut ki, dünyan da sağlam olsun.
Ailenin desteğini küçümseme. Onlar senin her daim limanın olacaktır. Aile, gençler için bazen sıkıcı, bazen de anlaşılması zor görünebilir. Fakat onların sevgisi ve duası, seni dış dünyanın fırtınalarından ve kötülüklerinden korur.
Sevgi dolu bir aile bağı, sapkın ideolojilerin seni kandırmasına asla izin vermez. Çünkü sen zaten ait olduğun bir yere ve güvenli bir limana sahipsin.
“Sizin en hayırlınız, ailesine karşı en hayırlı olanınızdır.” (Tirmizî)
Unutma! Ailen, seni karşılıksız seven en önemli insanlardır.
Sosyal medyada her daim uyanık ol. Her gördüğün ve her okuduğun her zaman doğru olduğu anlamına gelmiyor. Bugün çoğu yanlış fikir maalesef sosyal medya üzerinden yayılmaya devam ediyor. Bir video, bir akım, bir slogan; yüzlerce gencin düşüncesini etkileyebiliyor ki, hâlâ da etkilemeye devam ediyor.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) bizleri hadis-i şeriflerinde adeta ikaz ediyor:
“Kişiye, duyduğu her şeyi söylemesi yalan olarak yeter.” (Müslim)
O hâlde gördüğün her şeye her zaman inanma. Araştır, sorgula ve mutlaka ölçüp biç. Sosyal medyayı akıllı bir şekilde kullan; esiri olma ki, bağımlısı olma.
Ve yine unutma! Sosyal medya ya senin hizmetkârın olur ya da senin efendin. Tercih ise senindir. Ve bu tercihlerin sonucu, senin vesilenle tüm çevreni de etkileyebilir.
Arkadaşlarını da çok iyi seç. Kimle berabersen ona benzersin. İlaveten arkadaşlık, gençlikte en büyük etki alanıdır. Doğru dost seni yüceltir, yanlış dost ise seni yıkar.
“Kişi arkadaşının dini üzeredir. Kiminle arkadaşlık ettiğinize dikkat edin.” (Tirmizî)
Çevrendeki insanlar seni farkında olmadan şekillendirir. Bazen farkında bile olamayabilirsin. Bu yüzden seni Allah’a yaklaştıran, dürüst ve samimi dostlarla beraber ol.
Unutma! Dostunu söyle, sana kim olacağını söyleyeyim diyebilirim.
Zamanını değerli kıl ki, boş vakit tuzaktır.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) buyuruyor ki:
“İki nimet vardır ki, insanların çoğu onların kıymetini bilmez: Sağlık ve boş vakit.” (Buhârî)
Boş vakit, şeytanın en kolay kullandığı fırsattır. Eğer sen boş ve meşguliyetsiz kalırsan, yanlış fikirler seni doldurur. Lakin vaktini faydalı işlerle geçirirsen, zihnin de kalbin de güçlenir.
Kitap oku, spor yap, sanatla uğraş, gönüllü faaliyetlere katıl. Kendini meşgul eden bir gencin kalbi, yanlış düşüncelere kapalı olur.
Unutma! Vakit altındır; kayboldu mu, bir daha gelmez.
Ara sıra da olsa yalnızlıktan kaç. Dayanışmanın gücünü kullan. Yalnız kalan genç, yanlış grupların etkisine daha çabuk girer. Bu yüzden kendini yalnız bırakma. Camiye git, derneklerde bulun, gençlik kulüplerine katıl.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) buyuruyor ki:
“Kurt, sürüden ayrılan koyunu kapar.” (Ebû Dâvud)
Topluluk ve ümmet bilinci içinde olmak seni güçlü kılar. Kardeşlerinle beraber ol ki, birbirinizi koruyabilesiniz.
Ve yine unutma! Yalnızlık zayıflatır, birlik güçlendirir.
Kendi istikametini bil. Başkalarının dayatmasına kapılma. Sapkın ideolojiler, “özgürlük” adı altında aslında esaret sunmaktadır. İnsan kendi heveslerinin kölesi olur. Oysa İslam’ın sunduğu yol, hem aklı hem de kalbi özgürleştirir.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) buyuruyor ki:
“Gerçek güçlü kişi, öfkesine hâkim olandır.” (Buhârî, Müslim)
Kendi iradeni yönetmek, başkalarının seni yönetmesinden çok daha değerlidir.
Unutma! En büyük özgürlük, kendi nefsine hâkim olabilmektir.
Sonuca gelirsek şayet, sen de her bilinçli genç gibi bu ümmetin umudusun.
Sevgili genç,
Bugün seni değerlerinden koparmak için nice fikirler, nice ideolojiler kapında bekliyor. Lakin sen kalbini her daim imanla doldurur, ailene sımsıkı sarılır, arkadaşlarını iyi seçer, vaktini faydalı işlerle doldurur ve gaflete dalmış bir şekilde yalnız kalmazsan, hiçbir sapkın ideoloji sana zarar veremez.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) şöyle buyuruyor ki:
“Allah, gençliğini ibadet ve itaatle geçiren genci sever.” (Taberânî)
Unutma! Sen değerlisin. Sen yalnız değilsin. Sen geleceğin ışığısın.
Unutma! Sen sağlam durursan, başkalarına da umut olursun.
Unutma! Sen bu ümmetin geleceği değil, aynı zamanda bugünün gücüsün. Vesselam.
Dua ile bitirelim inşallah…
“Allah’ım, gençliğimizi imanla koru, kalplerimizi nurla aydınlat, adımlarımızı doğru yola yönelt. Bizleri sapkın ideolojilerin şerrinden uzak eyle. Âmin.”
