Aile sorunları ve boşanmada ilk adım İslami kaynaklardan, din adamları yada dini yaşayan aile büyüklerinden ve olumlu dini başa çıkma yönteminden faydalanma şeklinde olacaktır.
Aile ve dini rehberlik çalışmalarında temel hedef dinimizde yer alan kaideler doğrultusunda ailelerin mutlu, huzurlu, birlik bütünlük içerisinde sağlam bir yapıya kavuşmalarına çalışmaktır. Bu konuda Manevi Danışmanlık sorun yaşayan ailelerin ihtiyaçlarına cevap vererek desteklemekte ve manevi iyilik durumlarına katkı sunmaktadır. Çünkü Peygamber Efendimiz (s.a.v) bir hadisinde şöyle buyurmuştur: “Her kim, bir Müslüman kardeşinin yardımında bulunur, ihtiyacını giderirse Allah da onun bir ihtiyacını giderir.” (Müslim, Birr,58)
Çocuk ve anne-baba arasında sağlıklı bir iletişimin kurulamaması, duyguların ve düşüncelerin ifade edilememesiyle, çatışmalar artarak devam eder. O yüzden danışmaya (istişare) önem veren dinimizin buyruklarını göz ardı etmeyerek çevremize, aile büyüklerimize, dini kaynaklara başvurmalı, manevi danışman yada psikologlara danışmalı çözümü için uğraşmalıyız. Manevi değerler, inançlar ve ibadetler aile birliğini ve ilişkileri güçlendirdiği aşikardır. Bu konuda dini vecibelere katılımı yüksek olan aileler daha olumlu ve çatışmasız aile hayatı sürdürmekte ve boşanma süreçleri olsa dahi çözüme kavuşmaktadır. Aynı dine mensup olup olmamaları da boşanma, çatışma süreçlerinde oldukça etkilidir. Çatışma, boşanma vs. problemlerde başvurulan kaynak İslam (din) ve onun kaynaklarıdır. Bu sayede dini endişeler boşanmayı geciktirmekte veya engellemektedir. Çünkü ayetler boşanmayı son seçenek olarak göstermektedir. Ayrıca boşanma konusunda çevrenin yargılayacağı endişesi içerisinde olanlar için İslam dini, çatışmalarla geçen ve zarardan başka bir şey sağlamayan bu evliliğin sürdürülmesi yerine boşanmalarına imkan tanımaktadır.
“(Dönüş yapılabilecek) boşama iki defadır. Sonrası, ya iyilikle geçinmek, ya da güzellikle bırakmaktır. (Evlilikte) tarafların Allah’ın belirlediği ölçüleri koruyamama endişeleri dışında kadınlara verdiklerinizden (boşanma esnasında) bir şeyi geri almanız, sizin için helâl olmaz. Eğer onlar Allah’ın belirlediği ölçüleri gözetmeyecekler diye endişe ederseniz, o zaman kadının (boşanmak için) bedel vermesinde ikisine de günah yoktur. Bunlar Allah’ın koyduğu sınırlardır. Sakın bunları aşmayın. Allah’ın koyduğu sınırları kim aşarsa, onlar zalimlerin ta kendileridir.” (Bakara Suresi, 229. Ayet)
Fakat daha dindar yetişkinler için boşanma kabul edilebilir durum olmadığı için daha fazla kriz durumu yaşanabilmektedir. Olumlu dini başa çıkma metodu ile kişiler Allah’a yaklaşır, dua eder, danışman arar, olumsuzlukları bir şekilde çözmeye çalışır. Olumsuz dini başa çıkmayı kullanmak ise Allah’ın sevgisinden şüphe duyma , kaderi suçlama ile daha fazla tehlikelere yol açabilmekte ve deyim yerindeyse “ateşe körükle gitmek” şeklinde ifade edebiliriz.
Boşanma ile din/maneviyat arasında yakın bir ilişki vardır. Bireyler bu süreçte dinden etkilenmekte ve ona göre kararlar vermekte. Din bu noktada ruhsal sıkıntılar için bir rahatlama kaynağı olabilmektedir. Yapılan bir araştırma boşanma ile kişilerin çalışma tempolarının artması ve yaşanılan depresyon ile ibadetlerini tam olarak yerine getiremedikleri ama dua etmeye devam ettikleri aktarılmaktadır.
Peygamberimiz’in (s.a.v) söz ve uygulamaları, dinin diğer kaynakları ve inancı ile kişi ufkunu açmada kendini yönlendirmiş olacaktır. Bu esaslar doğrultusunda kendi yaptıklarını düşünür, yanlışlarını fark eder ve önüne yeni seçenekler sunar. Kişi İslam’a göre hayatın sınav olduğu ve karşılığının ahirette alınacağını bilir, olayın sadece olumsuz yönlerini değil iyi yönlerini de görerek Allah’a şükreder, diğer taraftan Allah’a dua ederek, bağlılık göstererek Allah’ın yardımını talep eder. İşte bu da olumlu dini başa çıkmaya bir örnektir. Evlilik ve aile ilişkileri üzerine daha bir çok ayet ve hadisler vardır ki aile ilişkileri buna göre düzenlenmektedir.
Bununla birlikte sözlü kültürümüzde var olan ve olumlu dini başa çıkma yöntemi diyebileceğimiz, “Allah’a havale etmek” , “Allah için yapmak” , “Allah için katlanmak” gibi Allah bağlantılı davranış halleri, çoğu anlaşmazlıkları sorun haline gelmeden çözebilmektedir. Yine Kur’an-ı Kerim’de erkek ve kadının uymaları gereken kurallar vardır ve bunlara uyanlar için Allah katında mağfiret ve büyük bir mükafat hazırlandığı beyan edilmiştir.
“Şüphesiz Müslüman erkeklerle Müslüman kadınlar, Mü’min erkeklerle Mü’min kadınlar, itaatkâr erkeklerle itaatkâr kadınlar, doğru erkeklerle doğru kadınlar, sabreden erkeklerle sabreden kadınlar, Allah’a derinden saygı duyan erkekler, Allah’a derinden saygı duyan kadınlar, sadaka veren erkeklerle sadaka veren kadınlar, oruç tutan erkeklerle oruç tutan kadınlar, namuslarını koruyan erkeklerle namuslarını koruyan kadınlar, Allah’ı çokça anan erkeklerle çokça anan kadınlar var ya, işte onlar için Allah bağışlanma ve büyük bir mükâfat hazırlamıştır.” (Ahzap Suresi, 35. Ayet) Bu şekilde Kur’an’dan örneklerle mesela Hz. Nuh (a.s.) ile Hz. Lut’un (a.s.) eşlerinden örnekler vererek eşlerin birbirlerine olan sadakatin önemine dikkat çekmekte de fayda vardır.
“Allah katında en sevimsiz helal, boşanmadır.” (Ebu Davud, Talak, 3) diyen Peygamber Efendimiz (s.a.v) de boşanmayı hoş karşılamamıştır. Çünkü Talak kelimesi elem sancı gibi olumsuz, mutluluk ve rahatlık gibi olumlu duyguları dile getirir. Yani boşanan kimse yolunda gitmeyen evliliğin sıkıntısından kurtularak rahatlar, fakat ailenin dağılması ve ortaya çıkan yeni şartlardan dolayı kaygı ve endişe yaşar.