19 C
Bursa
27 Nisan 2024 Cumartesi
spot_img
Ana SayfaGenelDost Olarak Allah Yeter

Dost Olarak Allah Yeter

Yıllarca hakiki bir dost arayıp durdum. Kendimi bildim bileli bir şeylere, birilerine sığınma eğiliminde oldum. Bu hayat yolunda güvenilir, dosdoğru bir insanla yollarımızın elbet bir gün kesişeceğini ve kuracağımız dostluğun ebediyete kadar süreceğini düşleyip durdum. Öyle hayallerim vardı ki. Hayat boyu aradığım o güzel insan beni bulacak, içimdeki yaraları saracak, yüreğimi çok çok sevecekti. Bu hissiyatın koşulsuz sevilme arzusundan kaynaklandığını ve sırf bu yüzden hayatıma giren güzel insanlara karşı içimde büyük sevgilerle birlikte büyük beklentiler de besliyor olduğumu da,  dost olarak gördüğüm ve müthiş bir bağlılık duyduğum insanlardan beklediğim karşılığı alamayınca fark ettim. Evet, birbirimizi çok çok seviyorduk belki ama bir yerden sonra sevgi de yetmiyordu işte. Her seferinde “Aradığım insan bu değil demek ki” diye düşünüyor ve içimdeki boşluğun hiçbir zaman dolmayacağına kendimi inandırıp umutsuzluğa sürükleniyordum. İnsan, içindeki eksikliği Allah’tan gayrısıyla tamamlama çabasına girince sanki hep eksik kalacakmış gibi hissediyor.

İnsanlar arasında gerçekten Allah için sevdiğim çok kaliteli insanlar oldu -o insanlar hâlâ var, olmalı da-. Doğrusunu söylemek gerekiyor ki hepsi de tertemiz kalplere sahip şahsiyetlerdi. Kurduğum her bir gönül bağı ile o kadar mutlu oluyor, o kadar içim içime sığmıyor gibi hissediyordum ki her seferinde mutlak bir eminlik, bir kesinlik duyuyordum: Evet, bütün bir yaşam boyu yolunu gözlediğim o dostu sonunda buldum!

İnsan zamanla, deneyimledikçe bu maceraların birer yanılgıdan ibaret olduğunu anlıyor. Evet, insana insandan dost lazım, doğrudur. Zira bu hayatta can öyle fena yanıyor ki insana ihtiyaç duyuyor insan. Ebubekir gibi, Hamza gibi, Ali gibi bir dost… Kulağa ne de güzel geliyor, değil mi?

Fakat söylemeliyim ki insanlar arasında Allah’ın rızasıyla tanıyıp muhabbet kurduğumuz kimseyi hakiki dost olarak görmemeli, illa göreceksek bile onu severken Allah’ı unutmamaya gayret etmeliyiz. Düşünmeliyiz ki, dostumuz bu kadar güzel ise bize bu güzel dostu nasip eden Rabb nasıl güzeldir?

Unutmamalıyız ki insan insanı tamamlayamaz, yanan yüreklere Allah gerekir.

Size söylüyorum ama  ben dahi bu söylediklerimi henüz tamamıyla kabullenebilmiş değilim. Nasıl yani, nasıl yetmez insan insana? Taşlar yerine zamanla oturuyor, hep birlikte göreceğiz.

Bir süre önceydi. Dost olarak baktığım kim var ise muhabbeti artık yetmez olmuştu. Evet hoş vakitler geçiriyor, birbirimizi sevip sayıyorduk ama beklentilerim o kadar yüksekti ki hep bir eksiklik vardı sanki, boşluklar bir türlü dolmuyordu.

Durup düşündükçe fark ettim ki insan insana belli bir yere kadar iyi geliyorsa bile yürekleri tamam etmek Allah’a kalıyormuş meğer. Biçare kalp, Allahu Teala ile olan muhabbetten ne kadar nasiplenirse ruhtaki sancılar o kadar hafifliyormuş. Herkese koşup yaratıcısına uzak kalınca insan, Yaradan da koştuklarıyla sınıyor. İnsan yaşadıkça öğreniyor, imtihan üstüne imtihandan geçiyor.

Yeryüzündeki güzel kullardan kendimize uygun olanları bulup Allah’ın emrettiği şekilde yakınlıklar kuralım ama bu yakınlıkların kalbimizi tamam edeceğini edeceği yanılgısına kapılmamaya gayret edelim ki Allahu Teâlâ ile olan muhabbetimiz sarsılmasın. Kalbimizin en özel köşesini hep Allah’a ayıralım, hakiki dostun Allah’tan başkası olmadığını kendimize sürekli hatırlatalım inşallah.

Allah’a emanet olun…

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

SOSYAL MEDYA

0BeğenenlerBeğen
0TakipçilerTakip Et
4,338TakipçilerTakip Et
- Reklam -spot_img

Yeni İçerikler

Son Yorumlar

Nisa yorumladı Karınca Kararınca
ummugulsumsolmaz6565@gmail.com yorumladı İnsan ve Mana
Ümmü Gülsüm Solmaz yorumladı İnsan ve Mana
Süheyla Durna yorumladı İnsan ve Mana
Rukiye yorumladı İnsan ve Mana