22 C
Bursa
12 Ekim 2024 Cumartesi
spot_img
Ana SayfaGenelHayvanatın Vefakârlığı

Hayvanatın Vefakârlığı

İnsanların hayatlarında çeşitli halkalar vardır. Bu halkalar samimiyet üzerine ya da samimiyetsizlik üzerine kurulmaktadırlar. Samimiyet üzerine kurulanlar daima arkadaşlık ve vefa üzerine bina edilirken, samimiyetsizlik üzerine kurulanlar ise haset, kibir ve vefasızlık özellikleriyle oluşmaktadır. Biz bugün samimiyet dairesi içerisinde, örneklik ve dostluk özellikleriyle kuşanmış tavan seviyesine kadar gelmiş olan kimi zaman dört ayaklı kimi zaman da kanatlı arkadaşlarımızdan bahsetmek istiyorum.

Bildiğiniz gibi hayvanlar aleminde bizlere hem bir dost hem de bir sırdaş olmuş olan canlılar vardır. Bunlar, bölgeden bölgeye değişiklik arz ettiği için onlara verilen değerin kat sayısı da değişmektedir. Mesela Amerikan yerlisi olan kızıl derili toplumunda kaya kartalına, Hint kültüründe ineklere, Türk kültüründe ise kurt ve atlara çok büyük önem ve değer atfedilmektedir. Bunlara verilen değerler bazı toplumlarda dini ve ilahi bir köke dayanır, bazılarında ise hayatın içerisinde ki yegâne sırdaşlık ve arkadaşlık ilişkisine dayanır. Sonuç olarak, hayvan dostlarımızla bağımız temelde sevgi ve saygıyla şekillenir. Adeta insanın insana iyi gelmediği zamanlarda hayvan dostlarımız imdadımıza yetişir ve bize insanın bakmadığı bir gözle bakar. Çıkarsız ve içten hislerle, farkına bile varamadığımız bir dürtüyle bizlere iyi gelmeye başlarlar. İşte o an, en iyi dostumuzun sadece gözleriyle konuşmaya çalışan bir canlı olduğunu anlarız.

Kimi zaman ağrıyan bir yerimiz olduğunda tamda ağrılı olan bölgemize yatan, patileriyle masaj yapmaya çalışan bir kedi, kimi zaman da bizleri tüm tehlikelere karşı korumaya kendini adamış bir köpek dostumuzla hemen hemen herkes karşılaşmıştır. Kimi zaman teknolojik gelişmelerin ilham kaynağı olan kuşların, uçaklara olan benzerliğini, kimi zaman da açık denizlerimizde süzülen gemi ve denizaltılarımıza temel teşkil eden yunus ve balina dostlarımızı bilmiyor olmamız adeta düşünülemez bile.

Hatta, 7 uyurlar olarak bilinen Ashab-ı Kehf ile beraber yolculuk yapıp bir mağara içerisinde kalan “Kıtmir” adlı köpeğin Allah’ın rahmetine ve mucizesine nail olup 300 yıl uyuyup sonra tekrar uyanması da ayrı bir sevgiye mazhar olunma şekli olsa gerek.

Özetlemek gerekirse bazı hayvan dostlarımızla harp meydanlarında, bazılarıyla evimizde, bazılarıyla da yollarda hiç ummadığımız zamanlarda iyi veya kötü bir şekilde karşılaşıyoruz. Her birinin tüm ekosisteme faydası olduğu ise aşikâr bir gerçek olarak önümüze seriliyor. Tüm fiziki ve biyolojik dünyaya hatta tüm insanlığa fayda sağlayan bu hayvan dostlarımıza sevgi ve saygı göstermek üzerimize olan bir borç olduğu ve yeri geldiği zaman onların yaşam alanlarına girip onların rahatsız etmemiz sebebiyle onlara her daim sevgi ve şefkat nazarında yaklaşmak biz insanoğlunun asli görevlerindendir…

Nebiyy-i Muhterem Hz. Âişe’ye:

“– Hayvana yumuşak davran! Çünkü yumuşaklık nerede bulunursa orayı güzelleştirir. Yumuşaklığın bulunmadığı her davranış çirkindir” buyurdu. (Müslim, Birr, 78, 79).

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

SOSYAL MEDYA

0BeğenenlerBeğen
0TakipçilerTakip Et
4,338TakipçilerTakip Et
- Reklam -spot_img

Yeni İçerikler

Son Yorumlar

Mücahide yorumladı Küçücük Yüreğim
Makbule Ar yorumladı Küçücük Yüreğim
Melik Köroğlu (salihi) yorumladı İslâmiyet’in Penceresinden Çocuklar
Rıdvan kamar yorumladı Modern Dünyanın Gizli Düşmanı