Âlemlere Rahmet Gül Kokulu Peygamberin (s.a.v.) Doğumu
Bugün, âlemlere rahmet olarak gönderilen, gül kokulu Peygamberimizin (s.a.v.) doğum günü. O, sevgi ve merhametle dolu bir hayat sürmüş, insanlığa örnek olmuş bir liderdir. Gözleri bir deniz gibi derin; gülüşü, karanlıkları aydınlatan bir güneş gibi parlayan bir insandır. Her sözü, kalplere su serpmiş, insanları bir araya getirmiştir. O, sadece bir peygamber değil; aynı zamanda bir dost, bir baba, bir rehberdir. İnsanı en güzel ahlakla buluşturmuş, sevgi ve kardeşlik bağlarını güçlendirmiştir.
Onun hayatı fedakârlıklarla doludur. Zorluklar karşısında gösterdiği sabır bizlere ilham kaynağı olmuştur. Her zaman adaletin, merhametin ve sevginin yanında olmuş, insanları bir araya getirmiştir. Bugün, onun doğum gününde, bizler de onun öğretilerini hatırlamalı ve hayatımıza geçirmeliyiz. Sevgiyle, saygıyla, hoşgörüyle dolu bir dünya için çaba göstermeliyiz. Gül kokulu Peygamberimizin (s.a.v.) mirasını yaşatmak, bizlerin en büyük sorumluluğudur.
O’nun doğum günü, sadece bir kutlama değil; aynı zamanda bir hatırlatma. Kalplerimizi sevgiyle doldurmak, insanlığa hizmet etmek ve barış içinde yaşamak için bir fırsat. Âlemlere rahmet olan Peygamberimizi (s.a.v.) anarken, onun sevgisi ve merhametiyle dolu bir dünya için dua edelim.
Âlemlere Rahmet Gül Kokulu Peygamberim (s.a.v.)
Gözlerinin nurunda ilham perilerim kaldı. O, göklerde parlayan yıldızlar gibi hayatımdan dörtnala geçti. Her adımında huzuru, her sözünde hikmeti buldum. Peygamber Efendimiz (s.a.v.), insanlığa rahmet olarak gönderilen bir güneşti; karanlıkları aydınlatan bir ışık.
Onun gözlerindeki derinlik, ruhumda yankılandı. Bir rahmet bulmuşken kalbimde, her gülüşü bir bahar rüzgârı gibi esti. O, sadece bir lider değil, aynı zamanda bir dost, bir rehberdi. Öğretileri, insanlığa sevgi, merhamet ve kardeşlik mesajlarını taşımaktaydı.
Bu gece, O’nu anmak için bir araya geldik. Her kelime onun hatırasını yaşatmakta; her düşünce, ruhumuzu beslemekte. Âlemlere rahmet olan gül kokulu Peygamber (s.a.v.), insanlığa barış ve sevgi getiren bir elçiydi. O’nun öğretileriyle dolup taşan bir kalple, dünyayı daha güzel bir yer haline getirmek için çaba göstermeliyiz.
Peygamber Efendimizin (s.a.v.) hayatı fedakârlıklarla doludur. Zorluklar karşısında gösterdiği sabır bizlere ilham kaynağı olmuştur. Onun mirasını yaşatmak, bizlerin en büyük sorumluluğudur. Bu gece, O’nun doğum günü vesilesiyle, kalplerimizi sevgiyle doldurmak için bir fırsat.
İşte bu nedenle, gül kokulu Peygamberimizi (s.a.v.) anarken, onun sevgisi ve merhametiyle dolu bir dünya için dua edelim. O’nun izinden gitmek bizlere düşen en önemli görevdir. Âlemlere rahmet olan O, kalplerimizde ebediyen yaşayacaktır. Ama böyle ruhsuz değil, hissiz değil, böyle yaşanmaz. O’nun ümmeti olma şerefine böyle erişilmez.
Ümmet Olmak ve Zulme Dur Demek Görevimiz
Bunca zulme dur demek için biz onun ümmeti olduk. Hani nerede ümmet? Soruyorum sizlere, kendime. Bugün, insanlık tarihinin en karanlık dönemlerinden birini yaşıyoruz. Adaletin, merhametin ve sevginin sesinin kısıldığı bir dünyada bizler nasıl olur da sessiz kalabiliriz?
Peygamber Efendimiz (s.a.v.), zulme karşı durmayı, adaletin peşinden koşmayı bizlere öğretti. O, her zaman mazlumun yanında oldu, haksızlık karşısında dimdik durdu. Bizler de O’nun izinden gitmekle yükümlüyüz. Ancak, etrafımızda dönen bu adaletsizlikler karşısında neden sessiz kalıyoruz? Nerede o kardeşlik bağı, nerede o dayanışma ruhu?
Ümmet olmak, sadece bir kelime değil; bir sorumluluktur. Bir araya gelip zulme karşı durmak, birbirimize destek olmak demektir. Bugün, dünya üzerindeki kardeşlerimizin acılarına kayıtsız kalmak, bizleri O’nun gerçek ümmeti olmaktan alıkoyar.
Bu yüzden kendime soruyorum: Ümmet olmanın gerekliliklerini yerine getiriyor muyuz? Zulme karşı durmak için ne yapıyoruz? İyiliği yaymak, merhameti çoğaltmak için hangi adımları atıyoruz? Her birimizin bu sorulara yanıt bulması, hem bireysel hem de toplumsal bir sorumluluktur.
Zulme dur demek için biz onun ümmeti olduk. Şimdi, bu sorumluluğu omuzlamanın tam zamanı. Birlikte hareket ederek, sevgi ve adaletle dolu bir dünya kurmak için çaba göstermeliyiz. Unutmayalım ki bizler O’nun mirasını yaşatmakla yükümlüyüz ve bu mirası yaşatmak ancak zulme karşı durarak mümkün olacaktır. Tüm salat ve selam ona, ashabına, ehli beytine ve yolundan gidenlere olsun.
Rabbim, o mübarek gül kokulu Nebi hürmetine bize acı ve bizleri affet. Zalimleri durduracak yiğitlerini gönder. Ey Rabbim, bu mübarek gecede, Peygamber Efendimizin (s.a.v.) doğumunun hürmetine bizlere merhamet et. Kalplerimizi huzurla doldur, günahlarımızı bağışla ve bizleri doğru yoldan ayırma. Zalimlerin zulmüne son verecek, adaleti sağlayacak yiğitlerini gönder. Dualarımızı kabul eyle, bizleri ve sevdiklerimizi her türlü kötülükten koru. Bu mübarek gecede, tüm İslam âlemine barış, huzur ve birlik nasip eyle. Âmin.